TOPLUM 

KOMPLO TEORİLERİNİN MUCİDİ O KANAL!

Pandemi döneminde olduğu gibi deprem felaketi sonrasında da yine komplo teorileri ortalığa saçıldı. En yaygın olanı ise, “ABD’nin Yüksek Frekanslı Etkin Güneşsel Araştırma Programı (HAARP) teknolojisi ile Kahramanmaraş depremini tetiklediği” yolunda. Depremin yapay olarak tetiklenebildiği varsayımına dayalı bu komplo teorisi sosyal medyadan yayıldığı gibi maalesef medyada da kendine yer buluyor. Örneğin, Nedret Ersanel, 15 Şubat’ta Yeni Şafak’ta yayımlanan ‘Deprem doğal mı, suni mi?’ başlıklı yazısında “depremlerin suni olarak tetiklenebileceği” yolundaki bilim dışı kanaatini dile getirdi; “HAARP gibi yapılara bile gerek kalmadan fay hatlarına su basılması türünden insan yapımı uygulamaların dahi”…

Devamını Oku
TOPLUM 

DEZENFORMASYONA “DUYARLI” YAZARLARIN ÇİFTE STANDARDI

Deprem sonrasında iktidar medyası ve yazarları, yaşananları ve sorunları aktarmak, felaketin bu denli büyümesinin nedenlerini ve sorumlularını aramak yerine enerjilerinin büyük bölümünü “yalanlama”ya ayırıyorlar. Varsa yoksa dezenformasyon! Bir yakınmadır gidiyor iktidar medyası saflarında ama onlar da Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının Dezenformasyon Bülteni’nde olduğu gibi suçladıkları kişi ya da kurumların adını sanını vermiyorlar; “yalan” olduğunu savundukları haber ve paylaşımların kimler tarafından tedavüle sokulduğunu belirtmiyorlar. Sabah gazetesi yazarı Hilal Kaplan, ‘Dezenformasyon Can Alıyor’ başlıklı yazısında “Deprem gibi afet zamanlarında yapılan dezenformasyon, açtığı sonuçlar itibariyle can alıcı seviyeye gelmiş durumda” değerlendirmesi yaptı. Sonra da…

Devamını Oku
TOPLUM 

MEDYANIN ŞÖHRET ŞEHVETİ

Medyanın, sosyal medyanın peşinden giderek birkaç günlüğüne şöhret haline getirdiği ne kadar çok insan gelip geçti gözlerimizin önünden… Üç yıl kadar önce bir kitapçıdaki söyleşi görüntüleriyle “Filozof Çocuk” diye tanımıştık Atakan Kayalar’ı. Beş ayda 250 kitap okumuş, felsefe bilen 10 yaşında bir çocuktu. O günlerde TV programlarına çıkmaktan bıkmış, sokağa çıktığında fotoğraf çektirmek isteyenlerden sokakta yürüyemez hale gelmiş, şöhretten yorulmuştu. Ne oldu? Bir yıl sonra bir iki programa daha çıktı, sonra unutuldu gitti. Aksaray Belediyesi temizlik işçisi Hamit Karakaya, çöp toplarken dans görüntüleriyle bir anda şöhret olmuştu. Kıraç onu sahneye…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

ERDOĞAN’IN ALKIŞ TUTARSIZLIĞI

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “doğalgaz müjdesi”ni açıklarken “Basın mensupları da hiç alkışlamıyor ha. Yanlış iş mi yaptık?” diyerek alkış isteyince gazeteciler ne yaptı dersiniz? Gülümsediler, çoğu da alkışladı. Gazeteci alkışlamaz. Sadece siyasetçiyi değil, muhatabı kim olursa olsun alkış tutmaz. Gazetecilik faaliyeti sırasında alkışlamak, gazetecinin eleştirelliği bırakması demektir. Saray’a akredite olan gazeteciler de o gün aynı zamanda AKP Genel Başkanı olan Erdoğan’ı alkışlayarak gazeteci gözüyle izlemeyi bırakarak, o siyasi etkinliğin bir parçası haline geldiler. Erdoğan ise medyaya bakışını dile getirmiş oldu. Etrafında kendisine alkış tutacak gazeteciler istediğini açıkça ilan etti, hem de geçmişteki…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

TİMUR SOYKAN’IN SUÇU NE?

Timur Soykan’ı suçlamak değil, kutlamak gerek. Bugün artık 24 yaşında olan bir kadının, 6 yaşından itibaren cinsel istismara uğradığı ses kayıtlarıyla, fotoğraflarla ve eski soruşturma belgeleriyle kanıtlanıyor ve dava açılıyorsa bu haberdir.  Hem de cinsel istismar, “imam nikahı” kılıfı altında işleniyor ve bir tarikatın önde gelen isimlerinden biri olan babası ile annesi de bu suça göz yummakla suçlanıyor, haklarında dava açılıyorsa bu daha büyük haberdir. Timur Soykan’ın, 3 Aralık’ta BirGün’de yayımlanan “Karanlık dünya bir çocuğu yuttu” başlıklı haberde yazdıklarının kamu yararı tartışılamaz. H.K.G.’nin 2 yıl kadar önce cumhuriyet savcılığına şikayetiyle…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

GAZETECİDEN SUNUCU OLMAMALI

Özlem Gürses, CHP ve Deva Partisi’nin toplantılarında sunuculuk yaptığında da eleştirmiştim. O günlerde Halk TV’nin ekran yüzlerindendi ve haber programları yönetiyordu; hafta sonlarında ana haber programını sunuyordu. Şimdi benzer bir yanlışı Duygu Demirdağ tekrarladı. Altılı Masa’nın yeni anayasa değişikliği önerisi ile CHP’nin de vizyon belgesini açıkladığı iki toplantının sunuculuğunu yaptı. Partilerin anayasa çalışmasını anlatırken kendini de kattı işin içine. “Ben Duygu Demirdağ, bugün bu salonda bu tanıklığın bir parçası olmaktan büyük heyecan ve mutluluk duyuyorum” diye başladığı sunumunda, “Şimdi demokrasi zamanı diyerek çıktık yola” dedi. Program boyunca ve en sonundaki…

Devamını Oku
TOPLUM 

KÖPEKLERİN YAŞAM HAKKI VE İNSANLAR

Peki, ya sosyal medya olmasaydı, Konya’daki barınakta belediye çalışanlarının köpekleri kürekle vurarak vahşice öldürdüklerini öğrenebilecek miydik? Orada burada yazılsa, aktarılsa bile bu kadar hızlı tepki gelişebilir miydi? Kesinlikle hayır. Eminim, birçok medya kuruluşu haber olarak görmezdi bu vahşeti. Zira iktidar medyasının bir bölümü bir süredir sokak köpeklerine karşı haberler yapıyor; köpek saldırılarını onlara yönelik tepki ve nefreti artıracak bir dille yayımlıyor. Vahşetin görüntüsü sosyal medyadan yayılıp tepkiler büyüyünce internet medyası geriden geldi; olayla ilgili açıklamaları ve sorumluların tutuklanmasını haber yaptı. Onlara da garabet bir erişim engeli kararı geldi. Televizyonların akşam…

Devamını Oku
TOPLUM 

HALK TV VE SÖZCÜ’NÜN PATRON SORUNSALI

Halk TV’nin sahibi Cafer Mahiroğlu, alışıldık medya patronlarından bir hayli farklı. Hatırlayın, İsmail Küçükkaya’nın FOX TV’den ayrılıp Halk TV’ye geçtiğini bile ilk kez o duyurdu: “Hoş geldin İsmail Küçükkaya.” Mahiroğlu, bu paylaşımının ardından transferin nasıl gerçekleştiğiyle ilgili ayrıntılı demeç de verdi; Halk TV’nin “yayın politikası”nı da anlattı uzun uzun. O günden sonra dikkatimi çekti, izledim. Halk TV’nin yayınlarıyla ilgili bütün açıklamalar, Mahiroğlu’ndan geliyor. Ankara bürosundaki değişiklikler, Tarkan’ın İzmir konserinin tümünün yayımlanamaması, Gökmen Karadağ ve Suat Toktaş’ın ayrılması, RTÜK’ün verdiği cezalar, Bengü Şap Babaeker’in kanala gelişi, Şirin Payzın’ın ‘Halk Meydanı’ adlı…

Devamını Oku
TOPLUM 

CÜNEYT ÖZDEMİR, GAZETECİLİK VE REKLAM

Cüneyt Özdemir, elinde mikrofon, İstanbul’daki bir AVM ve temaparkın önünde durmuş, hayranlıkla anlatıyor: “Benim cehaletime verin, arkamda gördüğünüz mekâna yılda bir milyon insan geliyormuş. Bende bir de çocuk var; çocuğu bu tür mekânlara götürebilmek için dünyanın öbür tarafına gidiyorsunuz; Fransa’ya, yok efendim Los Angeles’a, yok efendim Orlando’ya. Birazdan gezdireceğim, inanın, ben böyle bir yer olduğunu bilmiyordum. Bilsem, manyak mıyım dünyanın öbür tarafını dolaşacağım…” Bu görüntüyü izleyenler Cüneyt Özdemir’i, çocuğunu bir temaparkta oynatabilmek için Fransa ya da Amerika’ya götürmekten kurtulduğu için çok sevinmiş bir gazeteci sanabilir! Ama Cüneyt Özdemir’in önünden anons…

Devamını Oku
TOPLUM 

YOUTUBE’DA EN ÇOK İZLENENLER VE MEDYA

Video paylaşım platformu YouTube, yaygın medyadan uzaklaştırılan ya da farklı habercilik iddiası olan gazetecilerin de sığınağı oldu. Söyleşiler yapan, gündemi değerlendiren, gelişmeleri irdeleyen, haberlere eleştirel ve değişik açılardan yaklaşan gazeteciler, YouTube’da görüntülü yayın yapıyorlar. Gazetecilerin bireysel hesapları ya da oluşturdukları dijital medya organizasyonları, milyonlarca insana haber, bilgi, yorum, video, söyleşi gibi içeriklerin ulaşmasını sağlıyor. Ancak bu yolla gelir elde etmeye çalışan gazetecilerin tümünün başarılı olduğu söylenemez. Bu alternatifi seçen gazetecilerin çok azı tatmin edici gelir elde edebiliyor. Çünkü YouTube, yayımlanan reklamlardan izlenme süre ve sayılarına göre ödeme yapıyor. SEDAT PEKER…

Devamını Oku