AİDİYETSİZ
Hiç, bir kuş olmayı dilediniz mi? Kanatlarınızı açıp uçsuz bucaksız gökyüzünde süzülmeyi, uçmaktan yorulunca mavinin şefkatli kucağında dinlenmeyi? (Ama siz kanadı kırılmış, yaralı bir kuş olmalısınız, haddinizi bilin.) Tohumlarınızın en verimli topraklarda bile yeşermediğinden mi yakınıyorsunuz? Bangır bangır bağıran seslerin içindeyken yüreğinizin iniltisinden sağır mı oluyor kulaklarınız? Bir serçenin telaşıyla her an’ı anıya dönüştürme hevesindeyken birden yaşlı bir kaplumbağa mı oluveriyorsunuz? Acelesiz, sakin, isteksiz… Suyunuzu abıhayat çeşmesinden değil de hüzün kuyularından mı içiyorsunuz? İpi acemi bir çocuğun elindeki yırtık bir uçurtma gibi oradan oraya debelenip duruyor musunuz? Gözlerinizden buğu, boğazınızdan…
Devamını Oku