EDEBİYAT 

BİR GÜN BAHAR

Bir gün baharken, güneşe sığınmıştık. Biz, yani vızıldayıp çevremi tavaf eden –biraz da ürküntü veren– bal arısı, tazecik yaprağa durmuş zerdali, bir de aklı yuvasındaki yumurtada kalmış serçenin ürkekliği… Bir de etrafa şaşkın bakışlar atan ama coşmuş papatya öbeğinin gölgesinde yuvarlanan uğur böceği, hani şu sarı üzerine siyah noktalı olanlarından… Bir de ben. Şu aşağıdaki çalının dibinde bir kütürtü peyda oldu, az önce. Bildim, tosbağaların mevsimi. Teey uzakta, karşı tepelerin oralarda köpeklerle eşeklerin sesleri birbirine karışıyor. Rüzgâr biraz sert esince ürpertse de sığındığımız güneş üstün geliyor. Berhava! Yamaca doğru kızıl…

Devamını Oku
EDEBİYAT YAŞAM 

NİSANLAŞMAK

“Nisanlaşmak” dedim kendi kendime. Ne anlama gelir diye de düşünmedim. “Nisan” dedim, “nisanla” dedim, “nisanlaş”, “nisanlaşma”, “nisanlaşmak” dedim. Yazdım da yazdım. Yan yana, alt alta, üst üste sıraladım. Evet, belki bir nisandım, nisan geldi nisanlaştım, nisanın ilerleyen günlerinde daha da çok nisanlaşacaktım. “Nisan” yazmayı sürdürdüm. “Nisan”ın ortasına bir yerine “y” yerleştirdim. Alladım, pulladım. İşte, şimdi de bir “nisyan” oluverdim. Unutuldum, unutulmaya yüz tuttum. Bellek yitmişti sanki. Saatin akrebiyle oynadım, yelkovanına diller döktüm; yine de kendimi hatırlatamadım. Unutuldukça heyheylendim ve “nisyan”la da oynamaya başladım. Başındaki “n”yi attım, “isyan” oluverdim. İsyan ettim;…

Devamını Oku
EDEBİYAT 

FANTASTİK EVRENİN KURUCUSU TOLKIEN VE YAZMA EYLEMİ

“‘Yine de ağızdan çıkmış bir yemin titreyen yüreğe güç verebilir’ dedi, Gimli. ‘Ya da çökertebilir o yüreği!’ dedi, Elrond.” – J.R.R. Tolkien, Yüzüklerin Efendisi, Yüzük Kardeşliği Yazmak, üretmek, yepyeni bir dünya yaratabilmek büyük bir yetenek ve büyük de bir özveri gerektiriyor. Yaşadığı dönemde “edebiyat ve yazarlık üzerine tüm kalıpları yıkarak” bambaşka bir evren yaratan ve fantastik-epik tarzın ilk örneklerini veren J.R.R. Tolkien, kendisine yöneltilen hiçbir olumsuz eleştiriye kulak asmamış ve kalemini en doğru bildiği şekilde kullanmaya devam etmiştir. O dönemde ürettiği her eser, bugünlerin fantastik edebiyat okurları tarafından, 2021’in ‘J.R.R.…

Devamını Oku
EDEBİYAT YAŞAM 

GÜN DÖKÜMÜ

Sabah saat çok erken, gün dökmedi yüzünü şehre, ben dayadım yüzümü cama. Yolları izleyesim tuttu, yollar sert ve ortalık alacakaranlık. Yaşamın ilk gölge oyunları düşmeye başladı yollara, yanan sönen lambalarla ışıkların oyunu düşmeye başladı. Yıllar öncesinde gece vardiyasından bu saatlerde evine dönen Hikmet Amca’nın hayali zihnime düşmeye başladı. Gece vardiyasında çalıştığı içindir ki gündüz, sessiz olmamız gerektiğiyle uyarılırdık biz çocuklar. Bugün anladığım ve fakat anlıyor olmamın geçmişteki hissedişin izini silmeye yetmediği, bir işe yaramadığı sebeple, susturuluyor olma sebebiyle, hep ürkerdim, hep bir tarafım uzak kalırdı Hikmet Amca’ya, bir tarafım da…

Devamını Oku
EDEBİYAT KÜLTÜR-SANAT 

KİTAPLARDAN EKRANLARA GÜÇLÜ KADIN FİGÜRLERİ

“Ben sıradan bir kadın değilim, benim hayallerim gerçek olur!” – Danerys Targaryen İstanbul Sözleşmesi’nin tamamen yok sayıldığı şu günlerde aklım da kalemim de, merkezine kadınları alan bir yazı yazma düşüncesine itti beni. “Kadının karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmemek lazım” diyen zihniyetlerin, kadını gerek iş hayatında gerekse sosyal ve kültürel hayatta itibarsızlaştırma ve yok sayma eylemlerinde olan kişilerin karşısında varlığımızla, fikirlerimizle, başarılarımızla dikilmeye devam edeceğiz. Bu yolda en büyük destekçilerimiz ise sanat ve edebiyat olacak! Birçok yazar, eserlerinde o kadar güçlü ve farklı kadın figürleri yarattı ki film ve dizi…

Devamını Oku
EDEBİYAT 

AVANTA RECEP

“Avuçlarımda nice anılar/ evleri gezer ayrılık/ ne kuşlar biriktirmiştim/ kanatları hep kırık/ yaşlanarak unutulan/ yol geçer mi bıçak sırtı zamandan/ ah/ ne seneler aktı o kıyısız hayatlara/ kimseler yok şimdi/ taşralar huzursuzluk” – Salih Gözek Üniversite bitti. Yepyeni bir hayat seni bekliyor, diyorlar. Oysa ben yepyeni bir hayat arzusunda değilim. Eskisinden çok memnundum. Burada sıkılacağımdan korkuyorum. İş başvurularımı yaptım. Üzerimde bir acemilik… Kim ne derse kulak kesiliyorum. Bir an önce başlamak istiyorum. Neresi olduğu bile çok önemli değil artık. Beklemek çok keyifsiz… Miskin miskin oturmaktan, gelen konuklara hizmet etmekten sıkıldım.…

Devamını Oku
EDEBİYAT 

FANTASTİK EVRENDE ÖTEKİLEŞTİRME SORUNSALI

“Dünyayı değiştirmek için büyüye ihtiyacımız yok; ihtiyacımız olan gücü zaten içimizde taşıyoruz.” – J.K. Rowling Hayatın zorluklarından, yaşamın getirdiği ağır sorumluluklardan, umutsuzluklardan kaçıp birazcık nefes almak istediğimiz anlar oluyordur. Bu anlarda; kimimiz kendisini maviliklere atar, kimimiz bir kitabın sayfalarına dalar, kimimiz de tıpkı benim gibi büyülü ve fantastik evrenlerin kapısını çalıp “olağan dünyayı” dışarıda bırakır. Yarattığı büyülü evren ‘Harry Potter’ ile tüm dünyada dört yüz milyondan fazla satan ve eserleri tam altmış sekiz dile çevrilen J.K. Rowling, serideki akıcı hikâyelerle, farklı karakterlerle ve müthiş üslubu ile gönüllere taht kurmayı başarıyor…

Devamını Oku
EDEBİYAT FELSEFE 

AŞK; İLAHÎ

İlahî aşkın, vahdet-i vücut ile başlayan ve Enel Hak’ka kadar giden, kimi yerde ruh ile bedeni kavga haline sokan (İnsan – Tanrı – Âlem) bir yolculuk olduğunu belirtmiştik. Yolculuk varlıktan hiçliğe doğruydu. Hiçlik, tanrı ile yek olmanın adıydı. Âdemoğlunda ise aşkta yolculuk kalpten kalbe doğrudur. Ve ruh ile beden kavga halinde değildir, ortak çıkar için hareket eder haldedir. Aşk, tarafsız bir cenk halidir ve bu cengin kaybedeni olmadığı kadar kazananı da yoktur. Nâzım Hikmet’in ‘Tahir ile Zühre Meselesi’ şiirindeki şu dizeleri hatırlayın: “Yani sen elmayı seviyorsun diye/ Elmanın da seni…

Devamını Oku
EDEBİYAT 

DEMİR ÖZLÜ’YE VEDA EDERKEN

13 Şubat’ta Demir Özlü’nün vefat haberi geçerken bültenlerden, 2009’da Çukurova Üniversitesi’nin düzenlediği ‘Edebi Yaratılarda Anlatıcı’ konulu bir söyleşi geldi aklıma. Tıp Fakültesi’nin Hipokrat Salonu’ndaydı toplantı. Demir Özlü gayet sakin bir sesle edebi yaratılardaki anlatıcıyı anlattı, kendi eserlerinden örneklendirerek. Büyük salonun öndeki üç dört sırasını ancak dolduruyordu dinleyiciler ve çoğu edebiyat öğrencisiydi. Diyordu ki Demir Özlü, felsefeyi de sosyolojiyi de psikolojiyi de edebiyattan öğrenirsiniz, kuram kitaplarından daha iyi. İyi edebiyat size hayatı öğretir. Demir Özlü, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden mezun, Paris’te Sorbonne Üniversitesi’nde 1961- 1962 arasında felsefe okumuş, sonra İstanbul Üniversitesi’nde…

Devamını Oku
EDEBİYAT 

KIRK DÖRT YILLIK BİR DOSTLUK; LİVANELİ ANLATIMIYLA ‘YAŞAR KEMAL’

“Bir halkın büyük yazarı olmak belki mümkün de, bir halkın onuru olmak kolay değil. Yaşar Kemal bu halkın onuruydu ve insanlığın da çok büyük ustalarından birisiydi.” – Zülfü Livaneli 28 Şubat 2021. Kış mevsiminin son günü artık. Zaman ne çabuk geçiyor. Her ne kadar akıp giden zamana ayak uydurmaya çalışsak da (ya da uydurduğumuzu zannetsek de) bir yerlerde takılıp kalıyoruz. Takvimlerde bir mevsim daha biterken Yaşar Kemal’in vefatının üzerinden altı sene geçmiş… Edebiyatımızdan bir kalem daha eksik artık altı senedir. Bu eksikliği dolduran kırktan fazla eser, hakkında yazılmış çok sayıda…

Devamını Oku