ÇINAR AĞACININ FISILTISI
Eski yoldan giderken gözüme çarpan ilk şey, tepelerden yola bakan kiraz bahçesi olmuştu. Arabadan indiğimizde ise yolun diğer tarafında biraz da yüksekçe bir yerde küçük çay ocağının sevimli ahşap yapısına çarpılmıştım. Hemen koşup bir sandalyeye oturdum. Hayatımda gördüğüm en güzel göl manzarasıyla karşılaştım. Sapanca Gölü’nün üzerinde oturuyormuş hissi uyandıran bu tahta tabanlı çay bahçesi göl boyunca uzanıyordu. Yemyeşil durgun suyun etrafında çınarlar ile o koca ağaçların arasından görünmeye çalışan rengârenk çiçekler baş gösteriyor. ‘İzmir İzmir’ dergisinde yayımlanan ilk öykümün ilhamını aldığım yerdir burası ve çok değerlidir benim için. O tepedeki…
Devamını Oku