İÇİMİZDEKİ BOŞLUK
İçimiz hiç dolmayan boşluklarla kaplı. Bu da bizi tepkisiz, hissiz, yoktan müteşekkil bir varlığa dönüştürüyor. Boşluklarla bezeli ruhumuz bizi hiçliğe sürüklüyor, yok oluyoruz. Hep bir “anlamsızlık” duygusuyla yüzleşmek zorunda kalıyoruz. Anlam arayışı, bizi tüm anlamlardan uzaklaştırıyor, hatta kendimizden bile. Kendine yeni bir yol bulmaya çalışmak, boşlukları kapatmak için çırpınmak, yeni bir dünya kurmaya uğraşmak çok zahmetli ve bir o kadar da gerekli. İnsanın içinde yatıştıramadığı, ne yaparsa yapsın doyuramadığı bir yan var. Bir iç sıkıntısı, bir melal… Bu dünyaya ait değilmiş, hiç de ait olamayacakmış gibi bir his… Hem tüm…
Devamını Oku