YAŞAM 

HANGİ TUZ?

Bir sabah uyanıp bahçeye çıktığımda güneşin sarı ışıkları henüz ortalığı kaplamamıştı. Hava henüz serin, bahçe henüz gölgeydi. Annem ve ben erken uyanmışsak muhakkak her sabah önce bahçeye çıkarız. Küçücük de olsa bahçemiz, bir iki defa tüm çiçeklerin ve ağaçların yanından geçer, dururuz. Benim göremediklerimi annem bana gösterir, annemin göremediklerini ben anneme gösteririm. Köşede açan turuncu papatyayı, çiçek veren biberi, yakında çatlayıp avuç büyüklüğünde yaprakları olacak ıhlamur ağacının kırmızı tomurlarını genelde annem haber verir. Bense toprağın yanına eğilir, gözlerimi dikkatlice gezdiririm. O serin sabah ben yine toprağın yanındaydım. Toprağın içinde birden…

Devamını Oku
YAŞAM 

KALBİMİZİ MUCİZELERE AÇMAK

“Her doğan ölümlüdür; ama onun bir sözü, ölümsüz bir eser olarak kalabilir.” – Yusuf Has Hacib “Maeterlinck’in hakikat ve eylem üzerine yazdığı tek bir cümle, hayata bakışımı bütünüyle değiştirdi benim.” – Henry Miller Olağandışı olaylar, olağan kabul edilir olan sert süreçlerden geçtiğimiz yılların günlere hapsedildiği bir dönemi yaşıyoruz. İnsan kahkahalarının duyulmadığı, sokakların sessiz, evlerin mahzun olduğu bir yaşamı kabullenişimiz sadece bir salgına bağlanabilir mi? Henry Miller’in “Hayatımı değiştirdi” dediği cümle neydi, bilmiyorum; ama ruhunu ısıtan, onu yaşam enerjisiyle dolduran yolculuğun sonunda bir değişim geçirdiğini anlıyorsunuz “Marousi’nin Devi” kitabını okuduğunuzda. İnsanla…

Devamını Oku
YAŞAM 

KÜLLERİNDEN YENİDEN DOĞMAK

Telefonum çalmadan biraz önce ‘küllerinden yeniden doğmak’ ile ilgili bir şeyler düşünüyordum. Tam bu sırada, kapatılan Son Baskı’nın editörü, kıymetli kardeşim Başar Şeker aradı. Onun sesini duymak bile beni çok sevindirmişti, bir de sitenin yeniden hayata geçirildiğinin müjdesini verince sevincim katlanarak çoğaldı. İnsanların aynı amaç etrafında bir araya gelmesi çok güzel bir şey. Son Baskı kapatılınca bizlerin yazma tutkusu, zaman zaman farklı şehirlerde yaptığımız toplantılarımız da donmuş oldu. Tadına doyamadığımız edebiyat günlerimiz de durakladı. Ayrıldık! Hem dergimizden hem de birbirimizden… Her birimiz farklı yerlerde farklı uğraşlarda özlem duyduğumuz asıl amacımızı…

Devamını Oku
YAŞAM 

ADANA YÜRÜYÜŞLERİM HEP DEVAM EDECEK; SONSUZA DEK…

Kentin ışıltılı caddelerinde yürümeye, ne zaman, bundan kaç yıl önce başlamıştım, hatırlamıyorum. Çoğunlukla akşam saatlerinde düşüyorum yola. Bazen gecenin ilerleyen saatlerine değin arşınlıyorum kaldırımları. Sabah yeniden dışarı çıkıyor, günün koşuşturmasına karışıyorum. Günler böyle geçip gidiyor. ADANA’YLA SARMAŞ DOLAŞ 2019’un son günleri… Yeni yılın ilk gününden itibaren insanlar takvim yapraklarını bir bir yırtmaya başlayacaklar yeni almanaklarından; günler, haftalar, aylar ilerleyecek ve belki yine bir aralık günü bu defa 2020 için bir araya gelip aynı çizgiye dizilecekler. Yıllar da geçecek böyle böyle… Gün gelecek, bu siyah saçlara aklar da düşecek. Ama yine…

Devamını Oku