KÜLTÜR-SANAT POLİTİKA 

LİSTE

Bugün burada bir protesto ve dayanışma yazısı okuyacaksınız. Yönetmen Nejla Demirci’nin, OHAL döneminde, kanun hükmünde kararname (KHK) ile bir gecede işlerinden edilen KHK mağdurlarını anlattığı ‘Kanun Hükmü’ adlı belgesel, Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali seçkisinden çıkarıldı. Festivalin bu kararını okuyunca 2016’nın Eylül’ünde kaleme aldığım bir yazım geldi aklıma. O yazımı arşivden çıkararak hem yönetmene dayanışma selamlarımı gönderiyorum hem de festival yürütme kurulunu protesto ediyorum… Hamit ile Hamdiye aynı mahallede, aynı sokakta doğup büyüdüler. Yokuş aşağı uzayıp giden o toprak sokakta yakan top,  istop, yedi kule, çelik çomak, saklambaç oynayarak,…

Devamını Oku
POLİTİKA 

DÜNYA DEFTERİ KARALI

Son 10 yıl dünya için bir hayli sancılı geçti, geçiyor… Yılları büyük bir defter olarak sayalım; çevirdiğimiz her sayfada –geçen her yılda– sayfa çizik dolu ve kirli… Beyaza bulaşmayan kalmadı! Değiştirdiğimiz her yaprakta elimiz gibi düşüncelerimiz de kirlendi. Düşünce kirliliğiyle baş etmek bir toplumun refahını etkileyebilir mi? Etkilememiş olsa 21’inci yüzyılda bu savaşlar neden? İşin tuhaf yanı da imrenilerek bakılan ülkelerin bu düşünce kirliliğine bağlılığı… Füzeler cazip, masum insanlar fazla gelir olmuş dünyaya… Komedyen lider yanlış yere sırtını dayadığından hayalet ülkeye döndü Ukrayna! Bir ülke tam bağımsızlığını isteyebilir, savunabilir, buraya…

Devamını Oku
POLİTİKA 

DEDİKODU SİYASETİ – 2 / SİNSİCE YARATILAN ALGI

‘Paralel Yürüdük Biz Bu Yollarda’ kitabını okumak istediğimde Türkiye’nin ilerici aydın bir yazarı olan Ahmet Şık’ın, kitabın birinci bölümünün ilk sayfasının daha başında “1950 yılında yapılan genel seçimde Atatürk’ün tepeden inmeci Batılılaşma hedefinin partisi CHP, yeni kurulmuş Demokrat Parti (DP) karşısında hezimete uğradı” cümlesini görüp kitabı okumayı bırakmıştım. Atatürk’ün çağdaş modern bir ülke yaratmak hedefine karşı böyle bir saldırı midemi bulandırdı. Öncelikle bir aydının vermek istediği mesajını Aydınlanma Devrimi’ne saldırarak başlatıyorsa ondan sonra yazdığı her şey bana şüpheli geliyor. Sinsi negatif propaganda ülkemizde muhalefet için, özellikle de CHP için kullanılıyor…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

KADINA SET

Metroda karşısında oturan genç kadının yüzüne nefretle baktı yaşlı erkek. “Yan koltuğa geç,” dedi kıza, “şort giyip karşımda oturma.” Köşeyi dönünce birden karşısına çıkan genç kadının arkasından baktı yaşlı erkek. “Tüh sana,” dedi, “şunun kıyafetine bak.” “O etek ne o öyle, kızım,” dedi yaşlı kadın parktaki genç kadına, “böyle giyinip bizim erkeklerimizi de tahrik ediyorsunuz.” Otobüs durağında bekleyen trans kadının yüzüne su ve taş dolu bir balon atıp kaçtı genç erkek. Polis gözaltına aldı. “Kıyafeti çok açıktı,” dedi oğlan, “öyle giyinmesi gıcığıma gitti.” Dolmuşun arka koltuğunda bacak bacak üstüne atıp…

Devamını Oku
POLİTİKA 

BOŞ YAPMAYIN, ABDÜLHAMİDLER!

A Milli Kadınlar Voleybol Takımımız, onlara taktığımız isimle “Filenin Sultanları”, dün gece (3 Eylül 2023 Pazar akşamı) Sırbistan’ı 3-2 yenerek Avrupa Şampiyonu oldu. Biz onların Avrupa’nın en iyileri olduklarını zaten biliyorduk ama kaldırdıkları kupa ile bunu dünya âleme duyurmuş oldular. En çok da ‘Filenin Sultanları’nın başarısını çekemeyen, hazmedemeyen, ülkemizin güya “muhafazakâr” kitlesine… Onların başarıları son zamanlarda yüzümüzü güldüren, bizi gururlandıran neredeyse tek şey… Ama ‘Filenin Sultanları’ uzun süredir Türkiye’deki bir kısım insanın hedef tahtasında. Temmuzdaki Milletler Ligi Şampiyonası’nda da bu böyleydi, şimdi de böyle. ‘Filenin Sultanları’na yüklenenler bunu daha çok…

Devamını Oku
POLİTİKA 

TÜRKİYE’NİN ŞAHLANIŞI 101’İNCİ YILINDA

Ne büyük şeref bu toprakların evladı olmak… Ülke topraklarının geri alındığı gündür 30 Ağustos! Taarruzu büyük hale getiren, şüphesiz, Anadolu insanının inancı ve sahip olduğu vatanı dört gözle kollamasıydı. Gizli ilerleyen taarruzun başlangıç adresi Afyonkarahisar… Şen ol! Başkumandanın zaferi kutlu olsun! 30 Ağustos, Türkiye’nin hiçbir şekilde boyun eğmeyeceğinin perçinlendiği bir tarihtir. Halide Edip Adıvar’ın ‘Türk’ün Ateşle İmtihanı’ kitabında şöyle bir cümle vardır: “Milletimizi kurtarabilecek olan şey, kolaylıkla elde edebilecek bir başarı değildir; ancak manevi kudretimiz, hürriyet aşkımız, hak ve adalete inancımız bizi kurtarabilir.” Dünyada her fert ülkesi için savaştı ama…

Devamını Oku
POLİTİKA 

ZAFERE DOĞRU

Kapıdan içeri kendimi zor atıyorum. Ve oracığa çöküyorum. Sırtım kapıya dayalı, öylece kalıyorum. Nefes nefeseyim. Günlerdir koşuyorum. Kaçıyorum demek daha doğru olur. Kesik kesik soluyorum. Ve korkuyorum. Bağırış çağırışlar… Ayak sesleri gittikçe yaklaşıyor. Kalbim daha da hızlı atıyor. Kapının önünde bir an duruyorlar. Yoksa bana mı öyle geliyor? Çığlıklar atarak geçip gidiyorlar. Cumhuriyet ve Atatürk düşmanları kapının önünden geçip gidiyorlar. Cüppeliler, sarıklılar, aydınlık düşmanları çirkin naralar atarak geçip gidiyorlar. Düzeysiz siyasetçiler, çirkinleşen yöneticiler geçip gidiyorlar. Hayatlarımızı çekilmez hale getirenler, mutluluğumuzu çalanlar geçip gidiyorlar. Sesler giderek azalıyor. Ve sessizlik… Nefesim normale…

Devamını Oku
POLİTİKA 

ASLI YOK YAYLASI

Silifkelilerin meşhur fıkrasıdır: Kadıncağız çoluğunu çocuğunu başına toplamış, sacın altını yakmış, hamuru yoğurmuş, 8 tane gözleme açmış. Çocuk sayısı 8… Gözleme sayısı 8… Her çocuk birer tane almış, kenara çekilmiş, kadıncağıza kalmamış. Çocuklardan biri yufka yürekli… “Ana, sana kalmadı mı? Nasıl etsek de sana da versek” diyecek olmuş. Bizim Silifkeli çözümü bulmuş: “Ananız dert yesin, yarımşar verin dört yesin…” — Bizim ülke ekonomisi de o hesap değil mi? Devlet ana; sacın başına oturup gözleme atan ana gibi asgari ücretliye, memura, kamu işçisine zam veriyor… Sonra vergiydi, katma değerdi, enflasyondu derken…

Devamını Oku
POLİTİKA 

DEDİKODU SİYASETİ – 1 / SEÇİMLERİN ARDINDAN

Değerli dostlarım, dedikodu siyaseti medyadan sürekli aktarılan bilgiler değildir. Bir kez konuşulur ya da yazılır, daha sonra gerçeklik algısı yaratılıncaya kadar çok farklı yerlerde kulaktan kulağa anlatılan bir yöntemdir. Farklı yerlerde farklı insanlarca söylenmesi gerçeklik algısını güçlendirir. Bu amaçla hepimizin tanık olduğu dedikodu tarzı negatif propagandalarla ilgili bazı hatırlatmalarla dikkat çektiğim yazı dizisini sizlere sunmayı hedefledim. Kim tarafından nasıl yayıldığı belli olmayan, herkesçe tekrar edilen ve daha çok yalana dayalı kasıtlı söylemlerle rakibini gözden düşürmek amacıyla yayılmaktadır. Bazen de bir tarafın gücünü gerçek dışı büyütmek için yapılır. Bu dedikodulardan bazıları…

Devamını Oku
POLİTİKA 

EKMEK, OTOBÜS, SU, SEN VE BEN

Türk sinemasının hayli zaman isimsiz kahramanı, şimdilerde herkesin adını bildiği İhsan Yüce’nin şair yanını öğrenmiştim Mazlum Çimen sayesinde. Ne diyordu o meşhur şiirinde İhsan Yüce: “Ekmek, şarap, sen ve ben/ bir de sabahın dördü…” * * * Sabahların dörtleri yine aynı, sabahın dördü. Ama sabahın yedisi, sabahın sekizi, sabahın dokuzu aynı değil. Artık daha pahalı! Sabah uyanıyorsunuz, iş yerinize gitmek için dolmuş durağına gidiyorsunuz, 17 lira çıkıyor cebinizden! Otobüs durağına giderseniz 15 lira çıkıyor! 2 lira fark var. Sabah git, akşam gel, ne eder? 4 lira… Haftanın her günü gidip…

Devamını Oku