POLİTİKA 

GÖNÜLLÜ DEĞİL ŞARTLI DEĞİŞİM!

Değişimi istemenin en büyük nedenlerinden biri de eski performansın olmaması olabilir. “Değişim şart” diye karşı tarafı eleştiren kişi “Değişmeliyim” de diyebilmeli. Zarar veren, baltalayan değişimlerden söz etmiyorum; nefes aldıracak cinsten bir adım lazımdır, kim bilir? Kim mi bilir? Seçimde değişimi yine getiremeyenler bilir… Seçim öncesi yükselen seslere kulak tıkayanlar bilir… İttifaka vereceği zararı bile bile masadan kalkıp yeniden oturanlar bilir… Ülkenin milli değerlerine gölge düşürecek söylemlerde bulunanlar bilir… Depremzedeleri birinci tur sonuçlarından sonra kaldıkları yerlerden çıkaranlar bilir… Kendini yine iyi anlatamayanlar bilir… Neden güven sağlanamadı? Doymadılar balkon konuşması dinlemeye… Kendileri…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

KARİZMA KOMEDİSİ

– Adam çok karizmatik… – Müthiş karizması var… – Ne karizma var adamda yahu… – Ha, o adam mı? Çok karizmatik. – Adamın yürüyüşünde, oturuşunda asalet var. Kim bu adam? İzliyorum. Nasıl bir davranışa sahip, izleyip biraz ben de yararlanayım diye düşünerek devamlı, adamı takip ediyorum. Üzülüyorum, bende neden böyle bir karizma yok diye yıkılıyorum, böyle bir karizmaya neden sahip olamıyorum diye komplekse giriyorum. Artık sonunda kendimi olduğum gibi kabul etmem gerekiyor diye düşünüp yelkenleri suya indiriyorum. Adamı tanıdıkça hayretler içerisinde kalıyorum. Çünkü evrensel insani değerlerden çok uzak, düşük bilgi…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

ANADOLU AJANSI VE TRT O GÜN NEDEN KANDIRDI?

Anlayamadığım, Anadolu Ajansı (AA) ve TRT de kandırıldı mı; yoksa medyanın ve kamuoyunun aldatılması operasyonunda bile isteye mi kullanıldılar? Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs’ta İstanbul’daydı. Oyunu kullandıktan sonra Kısıklı’daki evine döndü, seçim sonuçlarını da oradan izledi. Ama AA, saat 15.37’de “İstanbul’da oyunu kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, saat 15.15’te Ankara’ya geldi; Erdoğan, Esenboğa Havalimanı’ndan Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne geçti” haberini geçerek medyayı yanılttı. Aynı saatlerde TRT’nin internet sitesi de “Cumhurbaşkanı Erdoğan seçimi Ankara’dan takip edecek” başlıklı haberle bu yanıltıcı bilgiyi servise koydu. AA ve TRT’nin makam aracı fotoğrafıyla desteklenmiş haberlerinin ardından, Erdoğan’ın orada olduğu zannıyla…

Devamını Oku
POLİTİKA 

ŞARKILARDAN SANDIĞA

Şarkılardan fal tuttum seçime iki gün kala… Ya baharları getirecekler ya da yeniden bir aşk hikâyesi yazılacak! Duyanlara duymayanlara! Tutup, bırakmayın peşini, hayatın ateşini! Bizim ülkemizde seçim kampanyalarının en vazgeçilmez yanı da eski şarkıların tercih edilmesidir. Biri 90’lı yılların başında kaleme alınmış, diğeri 90’lı yılların sonunda… O zamanlar Doğru Yol Partili bir Türkiye, Cumhuriyet Halk Partisi’ni yeniden açtıran Deniz Baykal ve Turgut Özal’ın ölümü, ardında Süleyman Demirel dönemi… “Memlekette benzin vardı da biz mi içtik?” sözü aklıma geldi Demirel’in. Ruhu şad olsun, şimdi memlekette benzin var da akçe yok, akçe!…

Devamını Oku
POLİTİKA 

ŞANTAJ MONTAJ

İki aydır sosyal medyayı dikkatle izliyorum. Kılıçdaroğlu’na küfür, hakaret, iftira, yalan haber, montaj kaset gırla gidiyor. Sabah akşam Kılıçdaroğlu’na sövenler var. Dalga geçenler var. Her konuda lafı Kılıçdaroğlu’na getirip sövenler, lafı çarpıtanlar var. Sanki bir sayaç var, Kılıçdaroğlu’na söversen o sayaç atıyor, para kazanıyorsun! Kılıçdaroğlu’na sosyal medyadan hakaret etme işini seriye bağlayanları görünce aklına başka ne gelir? “Yevmiyeci misin, kardeşim?” demezler mi adama? “Kardeşim, işin gücün, ailen yok mu, meşgalen yok mu, sabahtan akşama kadar sosyal medyada Kılıçdaroğlu’na sövünce eline ne geçiyor?” diye sormazlar mı? * Gerçi düz vatandaş ne…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

ABARTMA, YALAN, DÜŞMANLAŞTIRMA, KARARTMA…

Kuşkusuz, yakın geçmişteki seçim dönemlerinde de medyanın siyasi iktidarın propaganda kampanyasının bir parçası haline geldiğini görmüştük. Ama medya eliyle yapılan abartmanın, yalanın, düşmanlaştırmanın, bilgi karartılmasının bu boyutlara ulaştığına tanık olmamıştık. Gazeteciliğin politik yandaşlık gözlüğüyle yapılması halinde ne kadar vahim sonuçlar doğurabileceğinin en çarpıcı örneği, Erzurum’daki saldırı haberleriydi. Ekrem İmamoğlu ve otobüsün önünde onu dinleyenlere taş yağdıranlara polisin uzun süre müdahale etmediği görüntülerde açıkça görülüyordu. İktidar medyası, saldırıyı eleştirmek bir yana iktidar mensuplarının dilini aynen tekrarlayarak saldırıya uğrayanları suçlayan haberler yayımladı. İlk gün Akşam ve Türkiye, CHP ve İmamoğlu’nu “provokasyon” ile…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

SEÇİM İKİNCİ TURA DA; İNSANLIĞINIZ HANGİ BAHARA?

“Hak! Hukuk! Adalet!” diye haykıranlara çağrımdır; bir de ‘İNSANLIK’ ekleyin bu haykırışlara! Çünkü sandıkların bazılarından insanlık çıkamadı! Ölmüş gitmiş insanların üzerinden siyaset yapanları eleştirenler, şimdi ölenlere bile lanet okuyor! Yere batsın sizin sahte duyarlılığınız! Seçimler gelir geçer, sonrasında ise söylenenler ve davranışlar hatırlanır. Deprem bölgesinde Erdoğan’a ezici çoğunlukta oy çıktıysa ölmüş gitmiş, yakınını ve her şeyini kaybetmiş insanın ne günahı var? Seçmenin büyük bir çoğunluğu belki de güven duygusunu hissettirene oy verdi. Mesele o da değil! İsteyen istediği partiye oy verebilirken betonların altında can veren insanların ahı yakanızda olsun be!…

Devamını Oku
POLİTİKA 

SEÇİMLERDE KASABALI–ESNAF DEVRİMİ

14 Mayıs seçimlerine sayılı günler ve saatler kaldı. Türkiye, 1950’deki çok partili seçimler kadar önemli ve tarihi bir kader seçimiyle karşı karşıya. Türkiye; bu seçimlerde ülkenin geleceğini etkileyecek, uluslararası ilişkilerine yön verecek, demokrasi ve insan hakları konusunda çok önemli tarihi adımların atılıp atılmayacağının anlaşılacağı, otoriter ve demokratik rejim tercihinin yapılacağı, Kürt sorunu ve Alevi-Sünni ayrımcılığı gibi tarihsel sorunlarının çözülüp çözülemeyeceğinin ortaya çıkacağı, adeta ülkenin kaderinin yazılacağı çok kritik bir tercih ile karşı karşıya gelecek. Türkiye’nin geçmişte yaşadığı seçimlere kısaca göz atarsak, ülkenin ekonomik gelişmesi ile bağlantılı olarak ilk dönemlerde köylülerin,…

Devamını Oku
POLİTİKA 

SEÇİME 13 KALA…

İnsan yaş aldıkça daha çok düşüyormuş memleket derdinin peşine, onu fark ettim kendimde… Gelen her yeni yaş insana mutluluk getirdiği gibi bir burukluk da armağan edermiş… Neden mi? Çünkü hayat “Coğrafya kaderindir” cümlesini yeni yaşa kadar zaman zaman söyletiyor insana… Memleket telaşesinden insan yorulduğunu dahi anlamıyor. Seçime sayılı günler kaldı. Birçok partiden onlarca aday var. Çoğumuz görüyoruz; yorulsa da yorulmadan çalışıyorlar. Çalışacaklar! Çalışmalılar! Çalışmalılar ki doğduğu coğrafyanın kaderini daha da güzelleştirebilsin. Her parti kendinden çok emin. İktidar olma hırsı ile zaman zaman milli ve dini değerler göz ardı bile ediliyor!…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

DEPREM SONRASI SÜRDÜRÜLEBİLİR YERLEŞİM ALANLARI

6 Şubat depremleri sonrası hepimiz büyük şok ve kayıplar yaşadık. Kış koşullarında bir tarafta kaybettiğimiz canlar, diğer tarafta yıkılan binalar ve durumu daha da vahimleştiren koordinasyonsuzluk derken hepimiz elimizden gelenin en iyisini yaparak bir uçtan destek olmaya çalıştık. 14 Mayıs’ta seçimlerinin yapılacağının açıklanmasıyla, durum daha bir acımasızlaştı. Depremzedeler ve yapılan, yapıldığı iddia edilen, yapıldığı söylenen ama yapılmadığı ortaya çıkan destekler tam anlamıyla siyasi bir şova dönerken hükümet apar topar inşaata başladı. Öyle ki; sanki bu deprem çok önceden bekleniyor, biliniyor ve planları da hazırlanmış gibiydi! Elbette büyük çoğunluk, evlerin, hemen…

Devamını Oku