POLİTİKA TOPLUM 

‘BİR GÜN TAMAMEN KANUNİ YOLLARLA İKTİDARA GELECEĞİM’

1914’teki Birinci Dünya Savaşı ile 1933’te Adolf Hitler’in iktidara gelişi arasındaki süreçte Almanya’da yaşanan sosyolojik değişim, siyasi zafiyetler, Hitler’i iktidara taşıyan muhalif partilerin hataları, ihanetleri ve toplumsal durumu anlatan bir kitaptan bahsedeceğim. Kitap ‘Bir Alman’ın Hikâyesi’. Yazarı Sebastian Haffner. Okurken ırkçılık konusunda dehşete düşeceğiniz bir nefret duygusu korkutacak sizi. Hitler’in ‘Kavgam’ kitabını okuduktan sonra, onun topluma yaşattıklarını da okumak çok daha anlamlı hale geliyor. “Şovenizm” ile ilgili yazımdaki tahlilleri yaparken insanların utanç duymaları gereken kibir nedeniyle, insanı tarif ederken söylenen “Zeki yaratıktır” yerine “Sürü psikolojisine kapılıp vahşi dürtüleriyle yaşayan kibirli…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

İLERİCİ GERİCİLİK – BATI

İnsanoğlu, birbirini destekleyen gelişim süreçlerinin yerine aynı denklikte gerileme süreçlerini yarattı. “İki adım ileri bir adım geri”, yerini “iki adım geri bir adım daha geri”ye bıraktı. Küçük azınlığın zorbalığıyla nihayete eren bu süreç, “âlimine gem vurulan – cahiline saygı duyulan” ilerici gericiliğin iktidarıyla sonuçlandı. Takvimler 1215’i gösterdiğinde İngiltere’de kral ve soylular arasında yaşanan yetki çatışması ayyuka çıkmıştı ve dönemin derebeylerinin (soylularının) baskısıyla İngiliz Kralı John’a Magna Carta Libertatum imzalatılmıştı. O zamana kadar mutlak otorite sahibi birinin yetkilerinin bir kısmından feragat etmesi görülmüş vaka değildi. Zamanla bu anlaşmanın tarihsel olarak önemli…

Devamını Oku
TOPLUM 

KORONAVİRÜS GÜNLERİNİ YAZMAK, NOT ETMEK, KAYIT ALTINA ALMAK (6)

Günler geçip gidiyor. Koronavirüs salgını, dünyayı tüketmeye devam ediyor. Son verilere göre, dünyada koronavirüs vakası sayısı 6,3 milyona yaklaşırken, ölü sayısı 375 bini geçti. Vakada da ölümde de başı çeken ABD’de can kaybı 106 binin üzerinde. İngiltere’de koronavirüs kaynaklı ölüm sayısı 40 bine dayandı. Ölümlerde İngiltere’yi 34 binle İtalya, 30 binle Brezilya, 29 binle Fransa, 27 binle İspanya, 10 binle Meksika takip ediyor. Türkiye, 165 binle dünya koronavirüs vakası sayısında 10’uncu sırada. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın 1 Haziran akşamı açıkladığı verilere göre, Türkiye’de ölü sayısı 4 bin 563. ‘MONA LİSA…

Devamını Oku
FELSEFE POLİTİKA TOPLUM 

BİLGE KRALLAR ÇAĞINDAN CAHİL YÖNETİCİLER ZAMANINA YÖNETİMSEL EVRİMLEŞME

Eski Yunan aristokrasisinde, tıpkı Samos tiranı Polykrates ile Mısır firavunu Amasis arasında geçen hikâyede olduğu gibi “Hiçbir ölümlüyü, ömrü bir felakete uğramaksızın tükenmeden önce mutlu sayamayız” düşüncesi hâkimdi. Bu bağlamda kısa bir hikâye ile başlayayım: Tarihte Solon ve Kroisos’un muhteşem hikâyesi vardır. Kroisos (Karun, Krezus), M.Ö. 6’ncı yüzyılda 560-546 yılları arasında Lidya Krallığı yapmış, zenginliğiyle tarihte iz bırakmış bir kral. Başkent Sardes (Salihli, Sart), Kroisos döneminde gücü ve zenginliği nedeniyle, gezginlerin ve filozofların uğrak yeri olmuş. Bu ziyaretçilerden birisi de; M.Ö. 640-559’da yaşamış, Atinalı hukukçu, şair ve filozof olan “eski…

Devamını Oku
FELSEFE TOPLUM 

ŞOVENİZM ÜZERİNE

Adolf Hitler’in ‘Kavgam’ adlı kitabını okurken Alman ırkına dair şovenizminin Tevrat’taki ırkçılığa çok benzediğini fark ettim. Tevrat’ta tanrı adına yapılan katliamların gerekçesi, onun nezdinde ayrıcalıklı ve üstün nitelikli İsrailoğulları halkının egemenliğini sağlamaktı. Aynı bakış, Hitler’in de yaşamsal amacı olmuştu. Ancak Hitler, Tanrı Yaheva’nın üstün saydığı halkı olan Yahudileri alabildiğine aşağılayarak sanki Tanrı Yaheva’dan intikam alıyordu. Onları Alman ırkının yozlaşmasının sorumlusu olarak gösteriyordu. Öyle ki, “üstün bir gen olan Alman ırkı ile aşağılık bir gen olan Yahudilerin birleşmesinin üstünlük vasfı olan Alman milletinin başarısızlığına yol açtığını” belirtmekteydi. Ona göre ırk olarak…

Devamını Oku
TOPLUM 

BİR 50 KİŞİ DE BENİM AİLEM GÖTÜRÜR

Bizim aile de geniş, en az bir 50 kişi de biz götürürüz. Anam, babam, kardeşlerim, kuzenlerim, onların ana babaları… Kalabalığız yani, götürürüz bir 50 kişi. Yeter ki elimize bir fırsat geçsin. Düşünmeden götürürüz valla. Bugüne kadar öyle olmuş çünkü. Aile geleneğimiz bu, gözümüzü kırpmadan götürürüz. * * * Mesela darda kalmışı, yolda kalmışı, kaybolmuşu, düğün dernek dağılınca ortada kalmışı görsek alır evimize misafir olarak götürürüz. Yemeğini ikram eder, temiz yatağını açarız. Namaz kılacaksa seccade çıkarır annem dolaptan. Sohbet edecekse çay demlenir, bisküvi çıkarılır. Doymamışsa sevdiği yemek nedir diye sorulur. O…

Devamını Oku
TOPLUM 

KORONAVİRÜS GÜNLERİNİ YAZMAK, NOT ETMEK, KAYIT ALTINA ALMAK (5)

Dünyada koronavirüs vakası sayısı 3,5 milyona, ölü sayısı 250 bine yaklaştı. Dünya devi ABD bile, koronavirüs karşısında yenildi; ülkede ölü sayısı 70 bine doğru ilerliyor. Avrupa kıtası da gün gün erimeyi sürdürüyor; koronavirüsten ölenler İtalya’da 30 bini, İngiltere’de 28 bini, İspanya’da 26 bini, Fransa’da 25 bini bulmuş durumda. Koronavirüsün çıkış noktası Çin’de ölü sayısı 5 bine yakın. Koronavirüs vaka sayısı 125 bine yaklaşan Türkiye ise dünya vaka sıralamasında ilk 10 ülke arasında yer alıyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın 1 Mayıs akşamı açıkladığı bilgilere göre, Türkiye’de koronavirüsten ölenlerin sayısı 3 bin…

Devamını Oku
TOPLUM 

KORONAVİRÜS GÜNLERİNİ YAZMAK, NOT ETMEK, KAYIT ALTINA ALMAK (4)

“Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak…” Koronavirüs günlerinde en çok kullandığımız cümle sanırım bu. Bugünler geçecek; sonrasında nasıl bir dünyaya uyanacağız, zaman gösterecek. Normalleşme belki hemen olmayacak. Son birkaç ayda alışkanlıklarımız başta olmak üzere birçok şey değişti, değişiyor ve değişecek. Tokalaşmadan ve öpüşmeden selamlaşıyoruz artık, daha sık ve uzun el yıkıyoruz, kolonyalara dezenfektanlara sarıldık, maske ve eldiven takıyoruz, insanlarla aramıza mesafe koyuyoruz, evde çalışmak istiyoruz. Artık mesafeliyiz. “Sosyal mesafe” deniyor adına. YALNIZLIĞA HAZIR MIYIZ? Bilim insanları, sosyal mesafeyi, bir kişinin gün içerisinde temasta olduğu kişi sayısının normal bir dönemdeki ortalamanın yüzde…

Devamını Oku
TOPLUM 

COĞRAFYA, YAZGI VE ÖMÜR

–COĞRAFYA– Büyük ozan Ahmed Arif bu toprakları, ‘Anadolu’ şiirindeki dizelerinde “dünkü çocuk” olarak betimlemişti. Evet, bu coğrafya, dünyanın tarih sayfalarında yazgısı “en kara” olan coğrafyalarındadır. Ergendir ve ele avuca gelmez bir coşkunluktadır. Hem ergendir hem de olgun. Memelerinden süt çağlayan lohusa bir kadın gibi, hâlâ üzerinde ekinler fışkırmakta ve bolluk bereket akmaktadır. Olgundur ve bu yüzdendir ki bu topraklar, hâlâ en kanlı ve en acımasız savaşlara koynunu açmaktadır. Savaş, bu coğrafyanın makûs talihidir. Buralarda her zaman bir neden vardır savaş başlatmak için. Kimi zaman petrol, kimi zaman din-mezhep ve kimi…

Devamını Oku
TOPLUM 

MÜSLÜMANLIK, KADIN VE İKTİDAR

Tek tanrılı dinler geldi geleli inananlarına yüklediği boş özgüven her daim var olmuştur. Elinde çekirdeği üstüne döke döke çitlerken, akşamdan seyrettiği tartışma programından aklında kalanı en az bir ay satacağından emindir inanan. Bu bakışla dünyayı değiştireceğini, yaşamı dönüştüreceğini zannetmesi de ayrı bir trajedidir. Emperyalist ekonomik sisteme entegrasyonun iyi bir halt olduğunu beynine kazımıştır. Çünkü akşamki tartışma programında papyonlu ekonomi profesörü civcivli laflarla serbest piyasa ekonomisinin nimetlerinden bahsetmiştir. Her inanç sistemi “haline bakmadan Hasan Dağı’na oduna çıkmayı marifet bellemiş” inanana ihtiyaç duyar/duymuştur. Müslümanların kendilerinden önceki dönemi “Cahiliye Dönemi” olarak tanımlaması da…

Devamını Oku