ÇÖKÜŞE BEŞ KALA HÜKÜMET KOMEDYASI
REKREATİF BAKIŞ
-BÜYÜKADA-
Erdoğan, ilk 48 saate ilişkin, sonucu kendisine varan eleştiriler artınca nihayet “Adıyaman’a müdahalede geç kaldık, helalleşelim.” dedi.
Tabii bu adım, ilk başta insani algılansa da, tamamen siyasi bir adımdır. Depremden etkilenen 10 il varken, Erdoğan neden helallik diyerek Adıyaman için özür diledi?
- Menzil Cemaati’ne yakınlığı mı?
- Giderek büyüyen ve daha da büyüyeceği kesin görünen İsias Oteli yıkımı mı?
- 10 ildeki başarısızlık yerine tek ilde başarısız olunmuş algısı oluşturmak mı?
- İlk 48 saatlik gecikmenin kendisinden kaynaklı olması mı?
- Mağdur olan depremzedeler iken, mağduru oynayarak yön değiştirmek mi?
Bu süreçte mutlaka şu soruları da cevaplamamız gerek: FETÖ ile Atatürkçüler ve aydınlar hedef alınmıştı, Menzil ile Aleviler mi hedefte?
FETÖ’ye “Ne istediler de vermedik?” diyen zihniyet, bugün aynı pazarlığı Menzil ile mi yapmakta?
Menzil’e “Seçimleri kazanırsak, bu 10 il senin kontrolünde olur.” denmiş olabilir mi?
Hatırlamayanlar için:
“Devlet ilk günden itibaren polisiyle, askeriyle, jandarmasıyla, tüm güvenlik güçleriyle 11 ilimizde yerini almıştır.” (Erdoğan, 21 Şubat 2023)
“Maalesef ilk birkaç gün arzu ettiğimiz etkinlikte çalışma yürütemedik. Bunun için sizden helallik istiyorum.” (Erdoğan, 27 Şubat 2023)
Öte yanda hükümet tarafı artık sadece vatandaşlara veya muhalif medyaya karşı kendisini savunmuyor, aynı zamanda kendi içinde bir suçlama savunma döngüsüne de girdi.
Örneğin:
Kızılay Başkanı Dr. Kerem Kınık ilk açıklamalarında çadır satışını savunuyor ve “Maliyetine sattık; meşru ve hukuki bir ticaretti.” diyordu. Daha sonra katıldığı CNN Türk programında ise, “Haberim yoktu, öğrenince eleştirdim.” dedi ve üzerine bir de hükümete eleştiri getirdi:
“Askerler zaten olağanüstü durum, afet için yetiştirilmiş insanlardır. Afet operasyonunun içinde askeri konumlandırmazsanız yanlış yaparsınız.”
Ardından Hulusi Akar, “Uzaktan ahkâm kesmekle olmuyor; hududu kim koruyacak, Suriye’de kim kalacak?” açıklaması yaptı.
Barış Terkoğlu ise yazısında şu satırları dile getirdi: “Deprem sonrası ‘Müdahale etmeyin, bekleyin’ denilince ordu komutanı hüngür hüngür ağladı.”
“Müdahale etmeyin, bekleyin.” diyen kim?
AKP’li Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi Başkanı Hayrettin Güngör, deprem alanında inanılmaz faaliyetlerle ilk günden beri sahada olan ve her depremzedenin gönlünü alan Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni adeta yok sayıp, “Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni burada görmedim.” dedi. Hemen ardından Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin 22 aracının yardım amaçlı olarak Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi bünyesinde çalıştığına dair tutanak ortaya çıktı.
Örnekler spor camiasında da kendisini gösterdi.
Fenerbahçe’den sonra Beşiktaş taraftarlarının da “Hükümet istifa!” sloganları üzerine devlet ile hükümeti ayırt edemeyen bazı spor kulüpleri, hakaretin ötesinde küfürlerle yazılı açıklamalar yaparken; 28 Şubat itibariyle, TFF değil, İl Güvenlik Kurulu kararıyla Kayserispor-Fenerbahçe maçına Fenerbahçe taraftarlarının alınmayacağı açıklandı!
Bu arada “Hükümet istifa!” diyen taraftarlara küfür dolu açıklama yapan spor kulüplerinde şu bağlantılar var:
- Alanyaspor’un Başkanı, Dışişleri Bakanı’nın kardeşidir.
- Rizespor’un Başkanı, Bilal’in yakın arkadaşıdır.
- Konyaspor’un ve Kayserispor’un başkanları ise AKP milletvekili adayı idiler.
Bir de tabii, hodri meydana varan siyasetçilerin kulüplerden istifaları, bazı komediye varan gerçekleri de ortaya çıkardı.
Örneğin Beşiktaş JK üyeliğinden istifa ettiğini açıklayan Devlet Bahçeli’nin, yıllık üyelik aidatını yatırmadığı için daha önce üyeliğinin düşürüldüğü herkesçe bilinir oldu!
Bu arada Diyanet İşleri Başkanı seçimlerde “AKP’nin desteklenmesi” yönünde açıklama yaparken, Devlet Bahçeli’ye katılan Ahmet Hakan gibi yandaş medyacılar da, “Statlarda siyaset yapılamaz.” demekteydi. Üstelik, Erdoğan mitinglerine para, talimat veya dönerle getirilen izleyicilerle maçlara kendi istekleriyle gelen kulüp taraftarlarını ayırt edemeyen Ahmet Hakan şu soruyu da zeki bir gazeteci edasıyla sorarken hepimizi gülümsetti:
“Tribünlerden yükselen sesin tüm taraftarın duygu ve düşüncelerini yansıttığından emin miyiz?”
Suçlama-savunma döngüsündeki AKP’li ve MHP’li siyasetçiler, atanmış bürokratlar ve yandaşlar, tüm dünyaya yıllarca yetecek kadar mizah konusu çıkarır ve tam anlamıyla bir Çöküş Komedyası oynarken, Sermiyan Midyat da Devlet Bahçeli’yi Twitter üzerinden engellediğini şu sözlerle duyurdu:
“Halk olarak kin ve düşmanlığa daha fazla tahrik olmamak için, akıl sağlığım için, ruh sağlığım için engelledim.”
