POLİTİKA 

‘GÜNEŞ UFUKTAN ŞİMDİ DOĞAR’

Cumhuriyetimizin kurucusu ebedi başkomutanımız ve önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk’a, “1919 yılı Mayıs’ının 19’uncu günü Samsun’a çıktım. Ülkenin genel durumu ve görünüşü şöyledir: Osmanlı Devleti’nin içinde bulunduğu grup, I. Dünya Savaşı’nda yenilmiş, Osmanlı ordusu her tarafta zedelenmiş, şartları ağır bir ateşkes anlaşması imzalanmış. Saltanat ve hilafet makamında oturan Vahdettin soysuzlaşmış, şahsını ve bir de tahtını koruyabileceğini hayal ettiği alçakça tedbirler araştırmakta. Damat Ferit Paşa’nın başkanlığındaki hükümet aciz, haysiyetsiz ve korkak” diye başlar ve ‘Gençliğe Hitabe’ ile Nutuk’u bitirir.

Sevr Anlaşması’nı imzalamış olan Osmanlı Devleti teslim olmuştu.

Hanedan, “Vatanı, yabancı ülkelerden nasıl kurtarırım?” gayretinde değildi.

Ancak Mustafa Kemal isimli bir subay artık tarihin sahnesindeydi.

Anafartalar kahramanı olarak tanınan, tarihin akışını ve ulusunun kaderini değiştirecek lider, 4 yıl sonra silah arkadaşlarıyla Bandırma Vapuru’yla 19 Mayıs günü Samsun’a ayak basacak; ümidini yitirmiş, cephelerde evlatlarını, eşlerini, babalarını kaybetmiş, acılar içerisinde kıvranan, yoksulluk içerisinde inim inim inleyen, vatan toprakları ellerinden alınarak namusu çiğnenmiş çaresiz milleti “Ya istiklal, ya ölüm!” hedefine inandırarak dünyada emsali, eşi benzeri görülmeyen, mazlum milletlerin örnek aldığı bir bağımsızlık mücadelesinin ateşini yakacaktı!

Mustafa Kemal’in amacı, bağımsız, kayıtsız şartsız ulus egemenliğine dayanan yeni bir Türk devleti kurmaktı.

Bu anlamda 19 Mayıs, İtilaf Devletleri’nin işgaline karşı Türk Kurtuluş Savaşı’nın başladığı gündür.

Nutuk’u ‘Gençliğe Hitabe’ ile bitirmesinin sonuçları vardır. Nitekim Atatürk, bu başlangıcı, Gençlik ve Spor Bayramı olarak daha sonra, kurduğu Cumhuriyetimize, yani gençlerimize hediye edecektir.

SON 19 MAYIS’I

Hastalığının ağırlaştığı zamanlardı. Hatay sorununu bir an evvel çözmek istiyordu Atatürk.

O günlerde Fransız medyası Atatürk için, “Kemal çok hasta, Hatay’ı savunamaz” haberleri yapınca, Mustafa Kemal çok hasta olmasına rağmen Ankara’daki 19 Mayıs kutlamalarına katılmış, uzun süre törenleri izlemiş ve ardından Mersin ve Adana’ya hareket etmiştir. Bu, Atatürk’ün stadyumda izlediği son bayram töreni olmuştu. Atatürk, Mersin ve Adana’da uzun süren askeri geçit törenlerine katılarak ve Fransızlara gerekli mesajı vererek amacına ulaşacaktı.

Bu düşüncelerle ‘Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutluyor, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bize bağımsızlığımızı kazandıran tüm kahramanları saygı ile anıyorum.

FOTOĞRAFLAR VE NOTLAR:

– 1 –

Yüz kısmını detaylandırarak netleştirdiğim bu fotoğrafında Mustafa Kemal Paşa’yı, 16 Mayıs 1919’da Bandırma Vapuru’yla Samsun’a yola çıkmadan bir süre önce görmekteyiz.

Mustafa Kemal, 9. Ordu Kıtaatı Müfettişliği karargâh mensuplarıyla beraber, Galata Rıhtımı’ndan bir motorla Kız Kulesi açıklarında demirli olan Bandırma Vapuru’na geçti. Vapur, işgalci zırhlılarının arasından geçerek İstanbul’dan ayrıldı. Mustafa Kemal Paşa, o günü daha sonra şöyle anlatacaktı: “Vicdan-ı millinin irade-i aliyesine tabi olarak milleti müstakil, vatanımızı masun görünceye kadar çalışmak ahdiyle 16 Mayıs 335 günü Dersaadet’i terk eyledim.” (16 Mayıs 1919)

– 2 –

Bandırma Vapuru Kaptanı İsmail Hakkı (Durusu) Bey ve eşi Fatma Hanım

Bandırma Vapuru kaptanlığına 1 Mayıs 1919’da atanan dedem İsmail Hakkı Durusu, Samsun’a yola çıkmadan bir gün önce 15 Mayıs’ta Atatürk ile görüşmüş. Karadeniz’i çok iyi bilen bir kaptandı dedem. Atatürk bu kadar önemli bir görev için dedem gibi nitelikli bir kaptanı ve Bandırma Vapuru’nu seçmişti. Samsun seferinde İngiliz devriyelerine yakalanmamak için kıyıdan gitmesi de tecrübesini gösteriyor. Bandırma’nın pusulasız olduğu söylentilerine de kızardı. Dedem, ‘Ben sadece görevimi yaptım’ demekle yetinirdi. Asla bir kahraman olduğunu düşünmez, övgü dolu sözleri sevmezdi. Dedem, Türk ulusunun yeniden var olmasına tanık olmanın verdiği gururun kendisine yettiğini söyleyerek hiçbir maddi ödülü kabul etmedi. Atatürk, dedeme emekli maaşının yetip yetmediğini sorduğunda bile aynı cevabı almıştı. Dedem, verilen görevi başarmanın ve Atatürk gibi bir kurtarıcıyı Samsun’a ulaştırmanın en büyük ödül olduğunu söyleyerek bizi öğütlerdi.” (Torunu Nejat Ulugöl)

Mütevazı bir hayat süren İsmail Hakkı (Durusu) Bey, 1940 yılında aramızdan ayrıldı.

– 3 –

Netleştirdiğim bir fotoğrafıyla, 19 Mayıs 1919 sabahında Reji İskelesi’nde Mustafa Kemal Atatürk’ü karşılayan tek kadın, Sakine Baturay’dı (1896 – 1974).

– 4 –

19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının kurtuluş mücadelesini başlatmak için çıktığı Reji İskelesi.

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar