POLİTİKA TOPLUM 

KİRA

Güneş görmez, rüzgâr almaz, nem kokulu, boyasız, köhne bir ev.

Nemden yeşermiş duvarlarına tırnakla yazı yazarsın, öyle yumuşak.

Banyo kararmış.

Tuvalet sararmış.

Karo taşları yapış yapış.

Kapı kulpsuz.

Pencerenin kulpu kırık.

Üst katın banyosu, tuvaleti de akıyor üstelik.

Salonun tavanı kararmış.

Bu ev çıplak haliyle öğrenciye 1500 lira.

Eşyalı 2000 lira.

Talep artarsa fiyat da artabilir, neden olmasın.

Yatırım amaçlı aldıydık zaten, abi” diyen birinin ne de olsa.

Eşya dediğime bakma, bir kırık kanepe, bir kırık koltuk…

Toz tutmuş, rengi atmış halı…

Masa, sandalye mandalye…

Ortada bir sehpa…

Türkiye’nin iki-yüzlü fotoğrafıdır bu ev.

Birinci yüzü çalışmış, azmetmiş, üniversite kazanmış işçi çocuklarına, memur çocuklarına, köylü çocuklarına, esnaf çocuklarına layık görülen evlerin fotoğrafıdır.

İkinci yüzü o çürümüş, kokmuş evleri, şehir ahalisine 750 liraya bile kiraya veremezken fırsattan istifade öğrenciye 1500’e, 2000’e kiralayan fırsatçıların, uyanıkların fotoğrafıdır.

Fotoğrafın bir köşesinden, 20 yıldır anayurdu beton ağlarla örüp de fazladan bir-iki yurt yapmayan hükümet görünür.

Bir köşesinden kentlerin dört bir yanına, her caddesine battıçıktılar, katlı kavşaklar, işlevsiz binalar yapıp da kentin anasını ağlatan ama kıyıya köşeye bir öğrenci pansiyonu yapmayan belediyeler görünür.

Fotoğrafın tam ortasında kampüslere kocaman kocaman binalar yaptıran, uyarına gelirse, fırsatını bulursa bir de cami konduran ama şehirde bir yurt var mıdır yok mudur merak bile etmeyen rektörler görünür.

Bu çocuklar…

Üniversite eğitimi için şehirlere savurduğumuz bu çocuklar daha yemek yiyecek.

Dolmuşa, otobüse para verecek.

Kitap alacak, defter alacak.

Canı çekecek, bir çikolata yiyecek.

Bir çay içecek arkadaşıyla.

Kış gelecek ısınacak, faturasını ödeyecek.

Işık yakacak, oturacak, faturasını ödeyecek.

Banyo yapacak, faturasını ödeyecek.

Ama bütün bunları yapmadan önce 2000 liralık kira verilecek.

De bakalım, nasıl verilecek?

*

Güneş görmez, rüzgâr almaz, nem kokulu, boyasız, köhne bir ev.

Banyo kararmış.

Tuvalet sararmış.

Karo taşları yapış yapış.

Kapı kulpsuz.

Pencerenin kulpu kırık.

Salonun tavanı kararmış.

Türkiye’nin fotoğrafıdır bu ev.

Bu evlerde yaşamak zorunda kalmaları yetmezmiş gibi bir de bu evlere fahiş paralar ödemek zorunda kalanlarla o evleri kiraya verip “İyi paraya verdik, ağa” diyenlerin fotoğrafıdır.

İki yüzüdür Türkiye’nin.

İkiyüzlülüğüdür.

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar