KAVAKLAR
-ADANA-
Kurşun kalemle karaladığım gökyüzünün altında oturuyorum.
maviye sesleniyorum, “sarılarını da al gel birlikte boyayalım güneşimizi”
ah çocukluğum..
balkon demirlerinde asılı kalmış özgürlüğüm..
uzakları tarıyor gözlerim..
ayrılışlar… bir yerlerden el eder gibi
içinde annem, babam, kardeşim…
asfalt kokan caddelere bakan bahçeler..
ağaçların turuncu yeşil özgürlüğü..
dut ağacı gölgesinde bir salıncak.. hava ıslak sıcak..
uzayan sofra başı sohbetleri..
kahkahalar takılıyor uçurtmamın kuyruğuna..
ürkek bir kadın
etekleri uçuşarak suskunlaşıyor bir anda..
anlara takılıyorum.. ve ezgiler..
her sokakta başka bir plak çalıyor.
Her plakta bir zaman çalıyor.
uzun yol otobüsünün toz kokan perdelerine dayanmış,
akan yolu izliyorum, uykusuz.
Issızlık rüyalarımın gölgesi kavaklar…
her yolculukta uzarlar.
kavaklar…
çocukluğumun ıslığını çalmışlar.