YAŞAM 

ŞAFAK VE KÜL

Yol kenarındaki çimen; yıldızı sev de, düşlerin çiçekle açılsın.” – TAGORE

Ülkemizin yangın ve sel felaketleriyle sarsıldığı zamanın içinde hep ileri acılarla sarsılıyoruz. Türkiye yanarken kendi içimizde yandık, ateş olduk. Söndük, savrulmayan kül olduk, kızdık, şimşek olduk, kırıldık, kırgın çiçekli çalılıklar olduk. Vara vara vardık ki bir kara taş olduk.

Çok büyük kentlerin yaşadığı kriz, doğanın yaşadığı krizin diğer bir yüzüdür” diyor Italo Calvino.

İnsanın ve doğanın her zaman birbirinin ilgisine ve sevgisine gereksinimi olduğunu, göklerin ve yeryüzünün sadece insana verilmiş bir âlem olmadığını, sevip korumadığın bir dünyanın bir gün senden de alınacağının en ders verici felaketlerini yaşıyoruz. Alexi Carrel, “İnsan bir meçhuldür. İnsan dış dünya içinde boğulup bu alanda elde ettiği başarı ve ilerlemeleri ölçüsünde kendinden uzaklaşmakta ve kendi gerçeğini unutmaktadır” derken; Ali Şeriati, hümanizm üzerine yazdığı makalede anlatıyor insanın asıl görevinin insanı tanımak olduğunu bunun için düşünmesi ve araması gerektiğini. İnsanın insanı düşünmekten vazgeçmesi ile başlamıştır kendinden de uzaklaşması…

Yola çıkılacak zamandır şafak” diyor Gamal Gitani. Belki de kendi içimizdeki yolculuğa çıkılacak zamanı anlattığı ‘Gün Batımının Çağrısı’ kitabında. Gecenin rengi şafak gündüzün rengi küle dönüşmüşken aklımın kıvrımlarında kalan yazarların evrenin hafızasına kaydolmuş bilgilerine sığınmaktan başka bir şey yapamadım.

Kuşların dilini, toprağın, yıldızların gizlerini bilen bilginlere rastlar Ahmet Bin Abdullah, kitapta anlatılanlarda. Ülkeler ve yöneticilerinin ikiyüzlü idarelerine rastlar. Yüzüne hep bir gülümseme yerleşsin diye yüzünün derilerini soydurup devamlı bir gülümseme maskesi yerleştirilen yöneticiler anlatılır ‘Gün Batımının Çağrısı’nda.

Şimdi bakıyorum da ne kuşların dilini bilenlerin ne de yıldızların gizlerinden haber verenlerin dünyası var artık. Toprağı küle, külü taşa döndüren yanlış yönetimlerin tek arzusu toprağın üstüne taştan bir dünya, toprağın altından kalan enerji madenlerinden para devşirmek.

Yine de umutlu olduğum satırların varlığı beni heyecanlandırıyor.

Her zaman ölümsüz bir ağaç gibi, yeniden başlayacak gücümüz olacak.” (Doğan Kuban)

Yararlandığım kitaplar: Ali Şeriati, ‘Marksizm ve Diğer Batı Düşünceleri’; Tagore, ‘Profil’; Gamal Gitani, ‘Gün Batımının Çağrısı’; Italo Calvino, ‘Görünmez Kentler’…

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar