POLİTİKA 

CHP’Lİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİ VE ADANA ALGISI

Yalan, bu ülkenin tarihinde hiç bu kadar gerçekmiş gibi söylenmedi.

Algı operasyonları hiç bu kadar zirveyi görmedi. Hedef gösterme, ayrıştırma, basın ve sosyal medya üzerinden linç kampanyaları, tetikçilik öyle korkunç bir hale getirildi ki…

Vicdansızlık, ahlaksızlık, rezillik, gerekirse hırsızlık bile utanması gerekenler tarafından utanmazca ve cansiperane savunulmadı.

Ekranlar ve gazetelerin dönmek için tutulmuş köşe başlarında kadrolu tetikçiler…

Ne doğa, ne tohum, ne toprağın umurunda olduğu, gelişmişlik ölçüsünün betonla ölçüldüğü, yoksulluğun bir virüs gibi yayıldığı, yozlaşmanın, ahlaki erozyonun büyüdükçe büyüdüğü bir altüst oluş içinde Cumhur İttifakı dışındaki belediyelerden hiç elini çekmeyen bir iktidar eşliğinde koşar adım bir karanlığa doğru sürükleniyoruz işte.

Bir yanda her şeyi kendi partisinin hanesine yazdırmak isteyen, engelleyen, yasak koyan, kumpas kuran, algı operasyonları yapan, parsel parsel satan muktedirler; diğer yanda buna direnen belediyeler.

Peki, muhalefetin belediyeleri bundan çok mu olumsuz etkileniyor?

Evet, etkileniyor. Hem de fazlasıyla etkileniyor. Daha da çok etkilenecek! Budanan yetkiler, kesilen gelirler, bütçeden gönderilen mali paydaki adaletsizlik, çifte standart…

Bu etki, belediye başkanlarının halktaki karşılığını etkiliyor mu?

Şimdi oturup İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Eskişehir, Aydın, hatta yanı başımızdaki Mersin ve Hatay’ı bir yana bırakalım da yaşadığımız şehrin belediyesine bakalım biraz.

Örneğin, “Proje yok”, “Hizmet yok”, “Yapılan hiçbir şey yok” eleştirileri geliyor ardı arkası kesilmeden.

Milyarlık borç yükü, nüfusu daha az illerin daha fazla mali pay alması ortadayken Adana’da Büyükşehir Belediyesinin neden bir Eyfel Kulesi yapmadığını dahi sorgulayacak olanlar var neredeyse…

2 Mayıs tarihli Cumhuriyet gazetesinde bir anket haberi vardı.

BUPAR Araştırma ve Danışmanlık Şirketi’nin Adana’da gerçekleştirdiği ankete göre, yurttaşların yüzde 52,6’sı Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı Zeydan Karalar’ı başarılı bulmuş.

Bu ülkenin en yoksul iki kentinden biri Adana, diğeri de Mersin… Birtakım araştırma şirketlerinin güvenilirliği yerlerde sürükleniyor; çünkü kimi başkanları bir yılda 7-8 kez “Ülkenin En Başarılı Belediye Başkanı” olarak seçiyorlar.

BUPAR’ı tenzih ediyorum; ama aslında hiçbir araştırma şirketine gerek kalmadan bazı gerçeklere de ulaşmak mümkündür. BUPAR’ın anket sonuçları tutarlı aslında.

Niye, biliyor musunuz? Artık Adana’da belediyenin ucuz ekmek kuyrukları hiç olmadığı kadar uzuyor. Her ne kadar o kuyruktakilere bu kentte kimse mikrofon tutmasa da onların nabzını tutanlar var.

Kentin en elit mahallelerinde bile uzuyor artık ekmek kuyrukları. Ve en yoksul semtlerden tutun da en zengin mahallelerdeki ekmek kuyruklarına giren kime sorarsanız sorun belediye başkanını değil, iktidarı suçluyor, iktidara tepki gösteriyor.

Şimdi gidin Şakirpaşa’ya, Gülbahçesi’ne, Anadolu’ya, Barbaros’a, Meydan’a, Mestanzade’ye, Fatih’e, Denizli’ye, hatta devasa binaların yükseldiği Pınar Mahallesi’nin belli bölümlerine…

Bakkaldan kaşıkla salça, bardakla yağ, şeker alanlara bir sorun bakalım; acaba belediye başkanına mı tepkililer, yoksa bu yoksulluğu yaratanlara mı?

Ataması yapılmayan öğretmen, sağlıkçı, işsiz mühendis, iktisatçı, tekniker… İş bulma umudunu yitirenlere, o “Z Kuşağı” çocuklarına, gençlere bir sorun bakalım; Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı ile ne sorunu varmış, hangi hizmeti istiyor, hangi hizmeti beğenmiyormuş?

4 milyar lira borç… Yetmedi, kredilerden dolayı da her ay 60 milyon lira açık veren bir belediye devral ve üstüne bir de salgın belası patlak versin… Sabit kalan gelirlerle akaryakıt, asfalt ve benzeri giderlerle maliyet artsın. Hadi, kalk bunun altından… Yine de bir şekilde gelin bu işin de üstesinden…

Bir yol açıyor Büyükşehir Belediyesi, Karayolları iki yolu kapatıyor. Metroya uluslararası kredi bulunuyor; iktidar, “Yaptırmam” diyor.

Peki, halk ne diyor? İktidarın yarattığı işsizlik ve yoksulluktan en büyük payını alan Adana’da, artık sadece yoksul halk kesimleri değil, “Belediye olanakları birilerinin çiftliğinde, bahçesinde, tarlasında peşkeş çekilmesin” diye isteyen kim varsa aynı noktada buluşuyor. Yılların boşa harcanmasını istemeyenler şimdi aynı düşünce etrafında şekilleniyor ve BUPAR’ın anketindeki dikkat çeken bir detaydaki halk adamını başarılı buluyor, ona bir dönem daha yönetmesi için yetki vereceğini işaret ediyor.

Çünkü hiçbir karalama kampanyası, kumpas, yalan haber ve algı halkın gördüğü gerçeğin üzerinde değildir, olmayacaktır.

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar