POLİTİKA 

RUHUMUZ HÂLÂ ENKAZ ALTINDA

Deprem ülkesi olan Türkiye’de yaşayan her vatandaş, ödediği deprem vergisinin nereye gittiğini elbette ki sorar ve sorgular. Yakın geçmişte yaşanan bir depremde yapılan açıklamaları hatırlatacağım öncelikle size…

Van Depremi…

2011 yılında meydana gelen depremde 644 vatandaşımızı kaybetmiştik ve oradan da Mersin’e yerleşen yüzlerce kişi olmuştu hatırlarsanız. Dönemin Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, deprem bölgesinde yaptığı açıklamalarda, toplanan paraların (deprem vergilerinin) duble yollara, havalimanlarına, sağlık harcamalarına kullanıldığını söylemişti. Duble yollar, havalimanları… Cana karşılık betona yatırım anlayacağınız.

Yıl 2023, Kahramanmaraş ve Hatay’da yaşanan depremlerde 43 binin üzerinde insanımız öldü ve yüzbinlerce insanımız evsiz barksız kaldı. Çoğu da deprem vergisi, diğer adıyla özel iletişim vergisini ödeyen insanlardı. Yapılan duble yollar ikiye ayrıldı, havalimanı ciddi zarar aldı. Yani yapılan o yatırımlar da doğayla baş edemedi. Milyarlara karşılık onarılamayan moloz yığınları gazetelerin manşetinde şu sıralar…

Son 20 yılda bugünün enflasyon verileri de ele alındığında toplanan deprem vergisi tutarının 432 milyar TL olduğunu söylüyor işin uzmanları. Ciddi bir tutar… ‘Yiğidi öldür hakkını yeme’ atasözüyle belirtmek isterim ki yapılan TOKİ binalarının sağlamlığını takdir etmek gerekir. Yıkım yaşanan illerde bir tek TOKİ binası yıkılmamış. Bilen varsa beni aydınlatsın, bu binalar deprem vergileri ile mi yaptırıldı? Ama depremi yaşayan ve evlerinden olan insanların yeni binalar için iki yıl sonra ödeme yapması istenecekmiş… Deprem vergisinden neden mi TOKİ binalarına geldim, hemen açıklık getireyim: 2022 yılı itibariyle toplanan deprem vergileri ile TOKİ konutlarında en yaygın türlerden olan 96 metrekare ila 112 metrekare üzerinden geçmiş zamanda 1 milyon 315 bin konut yapmak mümkünmüş. Lakin 2022 yılı itibariyle bu sayı 22 bine kadar gerilemiş istatistiklere göre…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, afet bölgesinde bir yıla kadar 450 bin konutun inşasını tamamlayacaklarını açıkladı. Her şeyini kaybetmiş insanlar bu evlerin parasını iki yıl sonra mı ödemeye başlayacak, ben mi doğru anladım…

Sevdiğini kaybetmişsin, oğlunu kızını kaybetmişsin, anneni babanı kaybetmişsin, evini kaybetmişsin, iş yerin çökmüş, işini kaybetmişsin. Kaybettiğin her şey için yeni kazanımlar umuduyla başka şehirlere savrulmuşsun… Doğduğun ve doyduğun topraklara geri gidip bir ev sahibi olabilmek için yetecek mi paran? Enkaza dönen evleri almak için zamanında ne fedakârlıklarda bulunmuştu pek çoğu… Hayatlar bitti. ‘Keşke böyle olmasaydı’ sözü binlerce insanı geri getirmez ama bugüne ışık tutar.

Evet, bazı keşkeler bugünümüze, o anımıza ve anılarımıza ışık tutar acı acı. Yıkılmış duvarda asılı fotoğraflardaki birçoğu hayatta olmasa da geride kalanlar ve gelecek için önlem alınabilir. Dünyanın dört bir yanından gelen arama kurtarma ekipleri yapılan binaların ucuzluğunu ve dayanıksızlığını günlerce işlediler kendi ülkelerinin devlet televizyonlarında. Bu ayıp bize yetmeli artık!

Yetmezse keşkelere mahkûm olduğumuz gibi fotoğraf albümümüzdeki hiçbir insanı kurtaramayabiliriz bir diğer şiddetli depremde! Oturup deprem olmasını beklemekten ziyade yapılması gerekenleri uygulayın artık! Yargılayın da suçluları!

Kimsenin gözünün yaşına bakmayın! Enkazda ağlarken soğuktan gözyaşı damlası donan insanların hatırı ve verdikleri son nefesleri için ifşa ede ede halkın önünde hesap verdirin katillere! Çok öldük, ruhumuz o enkazlarda hâlâ…

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar