POLİTİKA 

HER ‘MEDENİYİZ’ DİYENE İNANMAMAK GEREK

Siz önce beslediğiniz piyonları verin bize!

İsveç’edir sözümüz, evet!

Haddini bilmek ile bilir gibi gözüküp de aşmak nasıl bir kokuşmuşluktur?

Sev ya da sevme, sen bir ülkenin milli değerlerine saygı duymak ZO-RUN-DA-SIN! Saygı koşul şart dinlemez, duyulur! Zorla sevemezsin ama zorla saygı duyacaksın. Türkiye’nin o kadar düşmanı, dost gibi görünen çıkarcı sözde dost ülkeleri var ki… Biz neden herhangi bir provokasyon yapmıyoruz? Suriye ile geçmişte yaşananlar ortadayken biz neden liderini ya da kendisinden olanlara bürokrasiyi aşan bir davranışta bulunmuyoruz? Çünkü gerekeni siyasiler ve devlet erkânı söyler, değil mi?

Erdoğan’ın bir seslenme stili var ya, “Eeyyy İsveç!” diye, işte öyle seslenmek lazım şu sıralar. Kendi askeri yapısı mı zayıflamış, yoksa zihinleri mi de, böyle kabul edilemez provokasyonlara izin veriyorlar?

Kur’an-ı Kerim yakmak nasıl alçakça bir şey? Bunun Türk insanı arasında tabiri kışkırtmaya çalışmaktır. Can damarımızı biliyorlar ya akıllarınca, ucuz ayak oyunlarına geleceğimizi zannediyorlar.

Rasmus Paludan denilen şovenist…

Bu şovenistin ırkçılık ve çocuk tacizi dâhil 14 suçtan sabıkası var, biliyor muydunuz? Kendi ülkesi çocuk tacizcisine göz mü yumuyor, yoksa ırkçı birini beslemek İsveç’in de mi hoşuna gidiyor? 13 yaş ve altı erkek çocuklarına cinsel istismarı tescillenen sapkın birinin eline kim o Kur’an-ı Kerim’i verdi? Kim bu günaha ortak oldu? Aslında Müslümanlığı yanlış tanımalarında ve bilmelerindeki bazı etkileri de paylaşmak isterim. Ülkemizde o kadar çok cemaat grupları ve hocaları var ki her biri yanlış bilgileri kendince doğru ilan edip tüm eleştiri oklarını ülkeye çevirmeyi başarıyorlar. Biri çıkar saçı açık kadınlar için “Ülke kasap gibi, her yer et yığını” der; biri dini kullanarak haram yer, işçinin hakkını gasp eder. Torunu yaşındaki sabilere dokunmaya kalkar! Sonra “Elhamdülillah Müslüman’ız”. “Müslüman’ız” derken dinin kurallarını tam anlamıyla yerine getirdiğimiz de söylenemez. Onu yapmayı başarabilseydik kıyamet gününü dört gözle beklemezdik. Her neyse… Nereden nereye geldik?

İsveç…

İslamofobiyi diğer ülkelerdeki ana haber bültenlerinde farklı dillerde duyar olduk, farkında mısınız? Dünyayı İslam karşıtı yapmaya çalışıyorlar. Yaklaşık 50 ülkede Müslüman çoğunluk bulunuyor. Milyarlarca insanın inanışını hiçe saymak doğru olmadığı gibi ülkelerin kendisini dev aynasında görmeleri de yersiz. Faşizm karşıtıyız diye geçinenler 8 milyarın önünde faşizan ruhlarını ifşa ettiler.

Bu provokasyonun anlamı nedir, biliyor musunuz? “Biz size o teröristleri de iade etmeyeceğiz, sizden de istediğimizi söke söke alacağız.” Bir şarkı vardı, sevgili sanatçı dostum Murat Kurşun söylüyordu “Öyle bir dünya yok!” diye. Her türlü ahmaklığı yap sonra medeni pozları kes. Komikmiş! Bir de olay İsveç hükümetinin bilgisi d3ahilinde gerçekleşiyor.

Zaman zaman deriz ya, “Bize bizden başka dost yok” diye…

Artık demeyi bırakın, buna canlı canlı şahit oluyoruz!

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar