TOPLUM 

DÜŞÜNDÜRÜCÜ DÜŞÜŞ

Dalgalandım da duruldum/ koşturdum peşimden de yordum/ binlerce vatandaşa pes dedirttim de en son kurdan vuruldum…

DOLAR!

Tarihinin zirve yükselişi ile herkesi diken üstünde bekletirken bazıları için birden düşüşü rahatsızlık yarattı.

Bu düşüş lütfen tuvalet kâğıdı fiyatına da yansısın bir an önce!

Maksimum 30-40 lira olan tuvalet kâğıdı 150 lirayı geçmiş durumda! Bunları kaleme almak ne pis ne ayıp!

Asıl ayıp, fırsatçıların! Asıl utanması gerekenler, bu ekonomik dalgalanmaları kendi lehine çeviren kötüler!

Yılın bitmesine günler kala ekonomik olarak bir soluklanmamız gerekiyordu…

Zam üstüne zam! Akaryakıt, ekmek, kiralar, taşıtlar…

İnsanın normal yaşamında kullandığı, tükettiği birçok ürüne, barınma ve geçinme ihtiyaçlarına gelen zamlar boğazı daralttı da daralttı.

Şimdilik akaryakıta zam yok. Akaryakıta zam geldiğinde otomatik olarak taksi ve toplu taşımaya da zam geliyor, malumunuz.

4 bin 253 liralık asgari ücrete sevinebilmek zor olmasın 2022’de!

Bu zamların da önünün kesilmesi gerekir ki çalışanın asgari ücreti kendisine yetsin, artsın, hatta birikim de yapabilsin” diyeceğim de, yaşam pahalılığın da çok zor.

Kime sorsam kiminle konuşsam ucu ucuna geçinmenin gerginliğinden şikâyetçi… Özellikle kış aylarında istemsiz olarak harcamalarımız artıyor. Yakacak odun, kömür, doğalgaz, tüp…

Orta halli bir aile iseniz lüks harcamalarınız nadiren olabilir. Lüks yaşayanlar da ihtiyaç sahiplerini nadiren düşündüğüne göre, ayak yorgana ulaşmaz daha!

Ayak yere emin adımlar ile basabiliyor mu ki yorgana uzanması kalsın?

Vatandaş gıda ürünlerini bulamama korkusu yaşayarak gereğinden fazlasını alıyor. Sıvı yağ, zeytinyağına kafa tutarcasına alt ediyor son tutarlarla…

Bunun vebali fahiş fiyat artışı yapan stokçuların boynuna!

İnsanları kuyruklarda bekleten sözüm ona ülkenin geleceğini düşünenler, şimdi kara kara düşünüyorlardır; “E, biz katlaya katlaya para kazanmaya alıştık. Şimdi ne yapacağız?” diye…

Vatandaşın kafasında şu soru da var: “Erken seçim öncesi yapılan bir ekonomik hamle mi?

Hamleler sandık için mi bilemem de misal evlenmek isteyenlerin çeyiz sandığı dizebilmesi için gerçekçi olması gerekiyor.

Evlenmek maliyetliydi de artık bir değil, on defa düşünüyor çiftler bu adımı atabilmek için. Büyük markaların “fırsat paketleri” adı altında müşterileri nasıl ayakta uyutup satış yaptıklarını biliyoruz.

Kurulacak olan denetim ekipleri bir an önce düğmeye basmalı.

İnsanlar yettirememekten usandı. Biraz da bu duruma getirenler uslansa ya!

Doyumsuzu anlayamamak gayet normal… Çünkü eğer anlarsak demek biz de öyle olmaya başlıyoruzdur.

Doyumsuzun, açın halini anlamasını beklemek de trajikomik…

Çünkü bu tarz insanlar sadece kendi cebine odaklanır. Cebini dolduran insanların hakkını vermeye gelince mevzu başlar ülke ekonomisinin dalgalanması meselesine.

Hazine ve Maliye Bakanımız “Büyüme değil sıçrama var” demişti ama…

Bu büyüme normal vatandaşın cebi için de geçerli olur umarım. Sıçrama umuduna erişine kadar büyümeyi sindirsin de vatandaş… Sonrasına gelene kadar zaman var.

Sıçramanın etkileri etikete yansımadığı müddetçe sözde bir sıçrama olacaktır.

2022’nin Ocak ayından sonra sıçrama mı yaşıyoruz, yoksa fiyatlar karşısında daha mı eziliyoruz, göreceğiz.

Ağza bir parmak bal çalmak ile olmaz!

Vatandaş balın gerçekliğinden emin olmak istiyor.

İşin sonunda zehirlenmek de var!

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar