ÇIRA
Bilinmeyen bir gezegende yeni bir yaşamı keşfeder gibi taşları incitmekten çekinerek basıyordu nehir kıyısında yürürken. Bu rakımda denizyıldızı bulunmuş. Kaçıncı jeolojik zamana denk geliyor, denizin buralardan geçişi? Etrafa bırakılmış çöpler olmasa bu ıssızlıkta kendini tanrısız kalmış bile sayabilirdi. Hiç bu kadar büyük kayalar görmüş değildi. Düz ovada doğmuş olmak ne fena, kayalarla geç tanışmak. Denize özlem duymaya utanıyor insan. Dağlardan niye korkuturlar, anlamam. Annem dağ deyince eşkıyayı ardı sıra getirirdi. Belki bundandır. Köye giderken camdan dağ görünse geçene kadar kapardım gözlerimi. Ne kadar görmezden gelinebilir ki bir dağ… Geleli bir…
Devamını Oku