DELİLİK VE MUTLAK SAÇMALIK
Buruk birkaç satırdır ki karalanır sokağım; hangi aklanır taşa basmalı ve hangi paklanan çukurdan kaçmalıdır ki çünkü söylenen her sözcükten yoksun mahlûkatın kör kulaklı yalpak bir kaltak gibi dünyasında dağınıktır lahzası! “Kim kimin hırsızı ve en büyük düşmanı?” biçeminden “İnsan insanın kurdudur” biçemine oynarım, sonra puslu bir bilmece sorarım ki bu sefer yalnız göremediklerim kadar varım. Ve dalgınım, kusuruma bakmayın! Kırılmış bir kısrak porsuktan doğma porselen bebek gibi zırlar zırvalarım. Fenomenal hatalar yaşarım ve buğulanıp çıkarım zıvanadan. Tozlu enkazı gibi devinimsel bıkkınlık taşı taşırım zirveye ve diplerden taşarım yozlaşmış bir…
Devamını Oku