HABER KÜLTÜR-SANAT 

30’UNCU HEYKELCİK UMUT SUBAŞI’NIN ‘SANKİ HER ŞEY BİRAZ FELAKET’İNE GİTTİ

30’uncu Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde ödüller sahiplerini buldu. Bu yıl ‘Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’ kategorisinde yarışan, İstanbul’da yaşayan yirmili yaşlardaki dört gencin hayatına odaklanan ve Umut Subaşı’nın yönettiği ‘Sanki Her Şey Biraz Felaket’, En İyi Film Ödülü’nü aldı. Subaşı’nın filmi, aynı kategoride ‘En İyi Yönetmen’, ‘En İyi Senaryo’ ve ‘SİYAD Cüneyt Cebenoyan En İyi Film’ ödüllerine de layık görüldü. Adana Büyükşehir Belediyesi Başkanı Zeydan Karalar’ın başkanlığında düzenlenen festivalin ödül töreni, Cumhuriyet’imizin 100’üncü yılına özel olarak verilen ‘Sinemamızın Yüzü’ ödüllerinin takdim edilmesiyle başladı. ‘Sinemamızın Yüzü’ ödülleri Türkan Şoray…

Devamını Oku
HABER KÜLTÜR-SANAT 

‘KURU OTLAR ÜSTÜNE’ FİLMİNİN TÜRKİYE PRÖMİYERİ ADANA’DA YAPILDI

Nuri Bilge Ceylan’ın son filmi ‘Kuru Otlar Üstüne’, Türkiye prömiyerini 30’uncu Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde yaptı. 76’ncı Cannes Film Festivali’nde Merve Dizdar’a oyunculuk performansıyla ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülünü kazandıran film, Türkiye’de ilk kez Altın Koza’da sinemaseverlerin karşısına çıktı. Film biletlerinin satışından elde edilen gelirin ‘İhtiyaç Haritası’ aracılığıyla deprem bölgelerine ulaştırılacağı gösterim 7 salonda aynı anda gerçekleştirildi. Tüm salonların kapalı gişe olduğu ve biletlerin günler öncesinden satıldığı filmi izleyenler arasında; filmin oyuncularından Merve Dizdar, Deniz Celiloğlu, Musab Ekici, Ece Bağcı, Ahmet Erdem, Şenocak Cindoruk, Savaş Özbilir ve yapımcı…

Devamını Oku
EDEBİYAT KÜLTÜR-SANAT 

PAGANİZMİN İÇİNDEN DOĞMUŞ BİR EROTİZM / ‘KÜRKLÜ VENÜS’

“Tanrı onu cezalandırdı ve bir kadının ellerine teslim etti…” – Judith Kitabı, 16:7 Varoluşun dayanılmaz sancıları… Hepimiz çoğu zaman kendi varoluşumuzun bedenimize ve ruhumuza ağır gelen yanlarıyla mücadele ediyoruz. Bazen kendimizi bütünün uyumlu bir parçası gibi hissediyor bazense ayrıksılığın ve aidiyetsizliğin coğrafyalarında gezinip duruyoruz. Fikirlerimi, ilhamlarımı, cümlelerimi nadasa bırakmak istediğim bir koza döneminden geçerken insanın yaşamdaki kök salma çabası üzerine uzunca süre düşünebilme fırsatım oldu. Yaşarken belki kendi renklerimi, kendi insanlarımı bulabilirim umuduyla sürekli üreten ama yaptığı eserlerin kıymeti çok sonra anlaşılan Van Gogh’u düşündüm. Her gün hiç usanmadan kendine…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

İNANÇ MI, İSTİSMAR MI? / ‘THE WONDER’

Dijital içerik platformu Netflix’in özel yapımlarından biri olan, 2022 yapımı dram/gizem türündeki ‘The Wonder’ (Mucize) filmini Son Baskı okurları için inceledim. Buyurun yazıya… Geçmişte yaşadıklarının etkisini atlatamayan İngiliz bir hemşire, 1862’de mucizevi bir şekilde uzun süredir oruç tuttuğuna inanılan bir kızı araştırmak için İrlanda’da ıssız bir köye gelir. Bu mucizenin ardındaki gizemi araştırırken kendi geçmişiyle yüzleşecek ve bir noktada harekete geçmek zorunda kalacaktır. Buraya dikkat: Yazıda filmle ilgili fazlaca spoiler (sürprizbozan) bulunur. Eğer filmi izleyecekseniz ve spoiler yemek istemiyorsanız bu satırdan sonrasını okumamanızı öneririm. MUCİZE Mİ, DEĞİL Mİ? İlk sahnede,…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT RÖPORTAJ 

ÇUKUROVA PAMUĞUNUN ‘KOZA’SINDAN ÇIKAN FESTİVALDE 30’UNCU BÜYÜK BULUŞMA

RÖPORTAJ – ZEKERİYA ÜNAL 30’uncu Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde geri sayım başladı. Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından 18-24 Eylül 2023 tarihleri arasında gerçekleştirilecek festivalde bu yıl da Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması, Belgesel Film Yarışması, Uluslararası Kısa Film Yarışması, Ulusal Öğrenci Kısa Film Yarışması ve Adana Kısa Film Yarışması bölümleri yer alacak. Festival kapsamında ayrıca dünya sinemasından seçkiler, özel gösterim bölümleri, belgesel gösterimleri, söyleşiler, atölye çalışmaları, sinema sempozyumları ve sergiler de düzenlenecek. Öte yandan 76’ncı Cannes Film Festivali’nde Merve Dizdar’a filmdeki performansıyla ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ödülünü kazandıran ve…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

‘BU TOPRAKLARDA AŞKLAR ÖLÜMÜNEDİR’ / ŞAHMERAN VE LOKMAN HEKİM’İN HİKÂYESİ – 2

Önceki yazının özeti: Binlerce yılanın yaşadığı bir mağaraya yanlışlıkla düşen Cemşab; burada yarı yılan – yarı insan olan, dünyalar güzeli Şahmeran ile tanışır. İkisi de birbirini görür görmez âşık olur. Ülkenin kralı hastalanınca kötü vezir onu hastalığın tek çaresinin Şahmeran olduğuna ikna eder. Cemşab, sevgilisinin yerini söylemek zorunda kalır. Şahmeran’ın oyunuyla vezir ölür, Cemşab dünyanın sırrına vakıf olur. Şahmeran’ın ölümüyle kahrolan Cemşab kendini dağlara, bayırlara vurur. Yüreği acılar içindedir ve sevdiğinin yasını tutmaktadır. Tüm bu yaşananların rüya olmasını istese de gerçek olanca yüküyle omuzlarındadır. Sevdiğinin ölümü için kendini suçlar. Sonunda,…

Devamını Oku
HABER KÜLTÜR-SANAT 

AYŞE KULİN’İN ‘VEDA’SI NEDİM SABAN’IN SAHNESİNDE

Tiyatrokare, Ayşe Kulin’in romanı ‘Veda’yı, Nedim Saban’ın imzasıyla sahneye taşıyor. Cumhuriyet’in kurulduğu ilk günlerindeki değişim sancılarının getirdiği gerilimli atmosferde geçen oyun, yazarın son Osmanlı nazırı olan dedesinin hayat hikâyesini konu alıyor. Arka planda ise dönemin olayları ve bir çağın değişiminde yaşanan acılar, umutlar, belirsizlikler ve kuşak çatışmaları anlatılıyor. NEVRA SEREZLİ “DELİ SARAYLI” ROLÜNDE Oyunun merkezinde bir konağın sakinleri ve onların hayatları yer alıyor. Aynı zamanda savaşın acısı ve bireylerin bu değişim karşısında nasıl tepki verdikleri de sorgulanıyor. Bu, bir Kurtuluş Savaşı hikâyesi değil, emperyalistlerin ülkemiz üzerindeki emellerine ve düşman işgali…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

‘BU TOPRAKLARDA AŞKLAR ÖLÜMÜNEDİR’ / ŞAHMERAN VE LOKMAN HEKİM’İN HİKÂYESİ – 1

Belden aşağısı yılan, yukarısı insan olan Şahmeran’ın hikâyesi, Anadolu’da binlerce yıldır anlatılır. Kimine göre erkektir Şahmeran kimine göre kadın. Kimine göre Mardinlidir kimine göre Tarsuslu ya da Adanalı. Farsça bir sözcük olan Şahmeran, “yılanların şahı” anlamına gelir. Türk, Kürt, İran ve Irak mitolojilerinde görülen bu karakter hakkındaki en yaygın efsane, buruk bir aşk hikâyesi üzerine kuruludur. Şahmeran ile gelecekte Lokman Hekim olacak sevdiğinin hikâyesidir bu. Gelin, bu efsaneyi yakından inceleyelim. CEMŞAB’IN MAĞARAYA DÜŞÜŞÜ Uzun boylu, yakışıklı bir genç olan Cemşab (bazı kaynaklara göre Tahmasp), odun keserek geçimini sağlayan fakir bir…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT TOPLUM 

HÜNKÂR VE KILIÇ

Hünkâr, Osmanlı’da sadece padişahlara verilen unvandı. Padişah ne demek? Pederi şah, yani şahların babası, en büyüğü demek. Padişah deyip geçme. Kılıcı var… Sarayı var… Ordusu var… Yaveri var… Celladı var… Kadısı var… Tahsildarı var… Yani öyle ki kanun koyan, vergi koyan, kızdığının kellesini alan, sevdiğini ihya eden bir sultan, bir devlet başı demek padişah. Onun için Osmanlı’da sadece padişahlar için kullanılan hitaplar vardır. Bunlardan biri de hünkârdır. Padişahtan başkasına hünkâr diyemezsin! Fakat her yer saray, herkes saraydakinin kulu, kölesi değil ya. İnat da bir murattır deyip padişahlara hünkâr dememiş kesimler…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

BEN, ULU CAMİİ!

Ben, Ulu Camii! Ramazanoğlu Camii de derler bana. Adana’yı kendine mesken edinmiş, geliştirmiş ve güzelleştirmiş olan Ramazanoğulları Beyliği’nin bu şehre hediyesiyim. Yalvaran iki el gibi gök kubbeye uzanan nevi şahsına münhasır minaremle hak ile halkı buluşturur, onlara aracılık ederim. Kimler, ne dualar etmedi ki diz çökerek, kıble duvarımın önünde? Çok şey işittim, konuşma sırası bende artık. Ben, Ulu Camii… Kulak verin, bugün kendi hikâyemi anlatıyorum sizlere… RAMAZANOĞLU HALİL BEY’İN RÜYASI Efsaneye göre bir gece, Ramazanoğlu Halil Bey’e rüyasında bir cami yaptırması söylenir. Halil Bey hemen emir verir ve caminin temeli…

Devamını Oku