KÜLTÜR-SANAT 

MİZAH, GIRGIR DERGİSİ, KOMEDİ DİZİLERİ, GÜLSE BİRSEL VE BURHAN ALTINTOP

“Bir Burhan Altıntop kolay yetişmiyor, Aslı!” İlkokulun iki ya da üçüncü sınıfındaydım… Belki de dört. Öğretmenimiz Zerrin Topbaş, Türkçe derslerinin bir tanesini okumaya ayırır, okuması güzel olan arkadaşlarımıza sırayla kitap okuttururdu. Her kitap sanırım birkaç ayda biterdi. Storytel, Sesli Kitap yokken Zerrin Öğretmen vardı; bu uygulamaların kanlı canlı olanlarını ta o zaman icat etmişti. Aziz Nesin’le, Rıfat Ilgaz’la, yani mizahla o zamanlar tanıştım, o günden sonra da hiç kopmadım ve hatta mizah bir bakıma mesleğim de oldu. Aziz Nesin ve Rıfat Ilgaz’dan sonra Gırgır ile tanıştım. Zerrin Öğretmen’den sonra yeni…

Devamını Oku
HABER KÜLTÜR-SANAT 

‘DOĞU EKSPRESİNDE CİNAYET’ OYUNU SABANCI ÜNİVERSİTESİ SAHNESİNDE

Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi, nisan ayında iki önemli kültür-sanat aktivitesine ev sahipliği yapacak. Agatha Christie’nin efsaneler arasına girmiş romanından birçok kez beyaz perdeye uyarlanan ‘Doğu Ekspresinde Cinayet’ adlı kült eseri, tiyatro versiyonuyla 16 Nisan günü Sabancı Üniversitesi Gösteri Merkezi’nde sahnelenecek. Yazarın 1933 yılında İstanbul Pera Palas’ta kaleme aldığı ve bugüne kadar onlarca dile çevrilip milyonlarca kişiye ulaşmış eseri bu kez tiyatroseverlerle buluşacak. DEDEKTİF HERCULE PORIOT Çeviri ve adaptasyonunu Savaş Özdural’ın yaptığı, yönetmenlik koltuğunda Atilla Şendil ve Savaş Özdural’ın yer aldığı oyunda rolleri Atilla Şendil-Savaş Özdural, Nazan Diper, Pelin Turancı, Oya…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

SİYAH VE BEYAZIN ÖTESİNDE / ‘AMERICAN FICTION’

96. Oscar Ödülleri’nde En İyi Uyarlama Senaryo Ödülü’ne Cord Jefferson’nın yönetmeliğini üstlendiği ‘American Fiction’ (Amerikan Romanı) layık görüldü. En İyi Uyarlama Senaryo Ödülü alan film Percival Everett’in 2001 yılında yayımlanan ‘Erasure’ adlı aynı romanından beyaz perdeye uyarlanmıştır. Percival Everett’in romanının Türkçe çevirisine rastlamadım ama roman hakkında araştırma yaparken yönetmen Cord Jefferson’nın filme uyarlaması sırasında birkaç değişiklik yaptığının farkına vardım. Filmin yönetmeni olan Cord Jefferson’nın uzun metrajlı ilk yönetmenlik denemesi olduğunu da hatırlatalım. Filmin oyuncu kadrosunda ise Primetime Emmy, Tony, Altın Küre de dâhil olmak üzere çok sayıda ödüle sahip Jeffry…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT TOPLUM 

TUTUNAMAYANLARIN FERYADI ARABESK

“Sen mutsuz memleketim gibisin.” [1] Arabesk şarkıların en muteber söz yazarlarından Ali Tekintüre, 2 Eylül 2012’de Radikal’deki röportajında “Bugünkü müziğin temeli arabesk… Arabesk kültürü ölmez,” demişti. Galiba haklı! Popüler kültürün önemli unsurlarından biri olan arabesk, arabeskleşmiş şeylerin toplamıdır. Theodor W. Adorno’nun, “Kültür endüstrisi müziği tamamen kendi denetimine sokmayı başardı,” [2] vurgusuyla müsemma arabeskin müzik dışında, başka alanlarda da tezahürleri olduğunu biliyoruz. O, bir müzik türü olmaktan öte, hayata bakış açısı ve kültürüdür. Unutmayın: Müzik tarzı sizin ruh haliniz ve yaşam tarzınız hakkında bilgi verirken coğrafyamızın her parçasında arabeski bulmak mümkündür.…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

KANA, ŞEHVETE VE AŞKA GİDEN BİR YOL / VAMPİRİZM

“Vitali, gündüzlerin tüm izlerini sildiği; gecelerin ise onu tüm gizemiyle ve karanlığıyla tam içine aldığı bir adamdı. Bedeni sanki tanrıların ilahi suyuyla karıştırılarak yontulmuş kusursuz bir heykeli andırıyordu. Her zaman dimdik durmasına rağmen bu heykelin başından aşağıya doğru indikçe sadece dikkatle bakan gözlerin tanık olabileceği kıvrımlara sahip olduğunu görebiliyordunuz. Geceden daha kara saçları, yüzünün tam ortasında açılmayı bekleyen küçük bir tomurcuğu andıran burnu ve o bembeyaz yüzü; bir yaşam kadar beyaz ya da bir ölüm kadar beyaz olan o güzel yüzü… Vitali teninin beyazlığını daha da ortaya çıkaracak renkte gömlekler…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

CANIM ONAT!

Onat Kutlar’ın 1995 yılı başında, insani olan hiçbir şeyle bağdaştırılmasına imkân bulunmayan aşağılık bir terörist eylemle katledilmesi, o günlerde tam da kırk yıllık bir dostun, bir can dostun bu dünyadan gider olması anlamına geliyordu benim için, ama Yunus gibi, “Kalanlara selam olsun” diyemeden! Diyemeden, çünkü, The Marmara’nın kafesine konulan o menhus patlayıcının onun bu dünyadan gider olmasının habercisi olduğunu bilmiyordu ki… Hep düşünmüşümdür: The Marmara Kafe’nin girişindeki vestiyere, içinde patlamak üzere ayarlanmış bombanın bulunduğu çantayı (ya da bomba, bir paltonun cebine mi yerleştirilmişti?) asan terörist, biraz sonra ölecek olan insanlara,…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

AŞK, YAŞAM VE VAMPİRLER ÜZERİNE / ‘ONLY LOVERS LEFT ALIVE’

Her ayın son cumasında sanat filmlerinin izlendiği ve tartışıldığı Sinematek Adana, ekim ayında ‘Only Lovers Left Alive’ (Sadece Âşıklar Hayatta Kalır) ile sezonu açtı. Amerikan bağımsız yönetmen Jim Jarmusch’un yönettiği, başrollerini Tilda Swinton ve Tom Hiddleston’un paylaştığı filmden çıktığımda aklımda bir ton düşünce ve soru vardı. Ben de Son Baskı okurları için filmle ilgili izlenimlerimi yazıya dökeyim dedim. Buyurunuz yazıya… FİLM NE ANLATIYOR? ‘Only Lovers Left Alive’, yüzlerce yıldır yaşayan ama birbirlerine olan aşkları hiç bitmeyen iki vampiri, Adam ve Eve’yi merkezine alıyor. Adam’ın depresyona girdiğini fark etmesiyle Eve, Fas’ın…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT TOPLUM 

TARİHİN İLK BARIŞ ANTLAŞMASINDA ÇUKUROVALI BİR KADININ MÜHRÜ / PUDUHEPA

Dünya yeni bir savaşlar çağının eşiğinde. Bunu ne kadar çabuk kabullenebilirsek barışı haykırmak için o kadar hızla harekete geçebiliriz. Tıpkı Soğuk Savaş dönemindeki gibi farklı ülkelerin birleşerek kutuplaştığı, hangi liderin sesinin daha öfkeli çıktığı, kimin nükleer füzesinin daha büyük olduğu, kimin ordusunun daha güçlü olduğu, kimin daha çok İHA’ya, SİHA’ya sahip olduğu, kimin kimi ezebileceği üzerine karşılaştırmaların yapıldığı bir dönem bu – ABD Başkanı Trump ile Kuzey Kore lideri Kim Jong-Un arasındaki tuhaf atışmayı hatırlarsınız. Azerbaycan ile Ermenistan, Rusya ile Ukrayna, İsrail ile Filistin cepheleri şimdiden açıldı bile ve maalesef…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT POLİTİKA 

SANAT VE SANATÇILAR SUSMAMALIDIR

İlk defa 2015 yılının Eylül ayında kaleme almış, daha sonra 2016 yılının Mart ayında Posta gazetesinin GAP bölge ekindeki köşemde yayınlamıştım bu yazımı. O dönemde Türkiye’de yaşanan terör olayları nedeniyle toplumda korku, endişe hâkimdi. Bugün de İsrail’in saldırısı sonrası Gazze’de yaşanan insanlık dramında başta çocuk ve kadınlar olmak üzere benzer kaygı ve üzüntüleri yaşıyoruz. İnsanlık dramına tanıklık ediyoruz. Savaşlarda, terör saldırılarında, olağanüstü dönemlerde sanat ve sanatçılara büyük rol düşmektedir. Bu yazının amacı, sorunların dile getirilmesinde sanatın yaratıcı ve yenilikçi ve etkili gücünü ifade etmek, toplumun moral değerlerini yüksek tutmada sanatın…

Devamını Oku
KÜLTÜR-SANAT 

‘HARRY POTTER’ EVRENİNİN EN BÜYÜK BİLGESİNİ SONSUZLUĞA UĞURLARKEN…

“Yaşadığı gibi öldü; daima çoğunluğun iyiliği için çalışarak ve son anına kadar, onu ilk tanıdığım günde olduğu gibi, ejderha çiçeği geçiren küçük bir çocuğa elini uzatmaya istekli kalarak…” – Joanne Kathleen Rowling, ‘Harry Potter ve Ölüm Yadigârları’ Hayatı; küçük ama bana güç veren umutları içinde biriktirdiğim bir kumbara olarak görürüm hep. Karanlık, ışığımızı ele geçirmeye çalıştığında, geleceğin içinde sakladığı güzel günlerin gelişine karşı inancımız tükenmeye başladığında, ruhu çürümeye başlamış insanların o katlanılamaz kokuları burnumuza kadar geldiğinde bu umutları kumbaramdan çıkarmaya başlarım ve varoluşumun kurtuluşunun önüne çıkan her zorluğa karşı bu…

Devamını Oku