POLİTİKA 

RUSYA-UKRAYNA KRİZİ VE ÜÇÜNCÜ DÜNYA SAVAŞI

Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan sıcak savaş sonrasında strateji ve savaş uzmanı (!) kimliğiyle yazılı ve görsel medyada yorum ve iddialar ile kafaları karıştıran çok sayıda “Rusya ve Ukrayna sevici” ile karşı karşıya kaldığınızı biliyorum. Dünyanın ve ülkemizin bu ortamda “Rusyacı” ve “Ukraynacı” olarak yeni bir kamplaşmanın içine çekilmesi, yaşadığımız talihsizliğin boyutunu ortaya koyuyor.

Öncelikle şunu belirtelim ki savaşın, zorunlu değilse ve ülkenin kaderini ilgilendirmiyorsa, örgütlü bir cinayet olduğu düşüncesindeyim. Bu nedenle, gerek Ukrayna’da yaşamını yitiren masum insanlara, savaşta en ağır silahlarla öldürülen her iki taraftan insanlara üzülüyorum ve bu kanlı savaşın kurbanları olarak yaşamlarını yitirmelerini trajik olarak görüyorum. Savaşı kim ve neden başlatmışsa, bunun bedelini en ağır biçimde ödeyeceğine inanıyorum.

Öte yandan, Rusya ve Ukrayna savaşının arkasında tek bir ülkeyi ya da bir lideri görmenin, stratejik bir körlük olduğuna inanıyorum. Bu savaşı çıkaran ve bundan önceki çatışmaları yaratanın dünyada mevcut siyasal, ekonomik, toplumsal, kültürel ve askeri “adaletsiz yapı ve düzen” olduğundan şüpheniz olmasın.

Salgın öncesinde mevcut olan küresel ekonomik krizin Covid-19’la birlikte tavan yaptığını biliyoruz. Piyasada mevcut gerçek ve sanal parasal varlıklar ile paranın satın alabileceği mal ve hizmet arasında açılan 10 veya 20 katlık uçurumlar ve ülkeler ile küresel tekellerin paylaşım mücadelesi yeni bir düzeni zorunlu kılınca savaşlar kaçınılmaz olur. Birinci Dünya Savaşı ve İkinci Dünya Savaşı da bu çatışmaların eseri olmuştur. Dünyadaki mevcut küresel ekonomik kriz ve paylaşım mücadelesi de yeni savaşları kaçınılmaz kılmaktadır. Bu süreçte devletleri ve liderleri aşan dinamikler ve güçler vardır.

Ülkeler ve küresel medya, Rusya ve Ukrayna savaşı ile meşgul olurken bu savaştan en büyük zararı görecek iki ülkenin hangileri olduğunu söyleyince sıra dışı öngörüler yaptığımı göreceksiniz. Bu iki ülke, Almanya (Avrupa Birliği) ve Çin olacaktır. Şimdi kafamız karıştı mı? Evet, karıştı.

Küresel ekonomik sistemde üretimi kontrol eden bu iki ülke, dünyadaki finans sistemini kontrol eden diğer iki ülkenin hedefindedir. Peki, küresel finans sistemini kontrol eden iki ülke hangisidir? Elbette ki ABD ve İngiltere’dir.

Bu noktada yeni bir dünya savaşının (silahlı ya da silahsız) aktörleri; Almanya-Çin ve ABD-İngiltere olacaktır. Rusya ve Ukrayna çatışması ise bu süreçte “yem” olarak karşımıza çıkıyor.

Rusya’nın bu savaşta nerede durduğu konusu açıklığa kavuşmuş değildir; ancak son iki yılda Rusya’yı hangi küresel istihbarat örgütü yetkililerinin ziyaret ettiğini incelemek gerekir. Bu da yeterli değildir, Rusya’nın bir oyun kurup kurmadığını da çok akıllıca ve stratejistler aracılığıyla araştırmakta fayda vardır. Ancak küresel dünya savaşının (silahlı ya da silahsız) tarafları arasında beşinci bir ülke olarak Rusya’nın olup olmadığını şimdiden anlayamayacağız.

Kafalar daha da karıştı, anlıyorum. Ancak yeni gelişmeler ortaya çıktıkça, Almanya ve Çin üstünde ekonomik baskılar artacak ve ilk iki dünya savaşında olduğu gibi Almanya da sürece aktif olarak dâhil olacaktır. Bir ipucu daha verelim: Şimdilik Almanya’nın rolünü Fransa oynamaktadır.

Sonuç olarak, gördüğünüz değil, göremediğiniz gerçeklere odaklanmanın önemini vurguluyorum. Küresel savaşın araçları ve taktiklerinin neler olacağını kısa zamanda göremeyiz. Ne var ki, orta vadede saflar netleşip sürecin nereye evrileceğini gördükçe bu yazıyı yeniden okuyacağınıza eminim.

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar