TOPLUM 

AH KÂZIM AH!

Kentin varoşlarında bir okulda okuyordu Kâzım. Aksi, tehditkâr, içe kapanık, zor anlayan, zor arkadaşlık kuran bir çocuktu. Neredeyse bütün dersleri kötüydü. Ama aileden gelen gelenek, töre ve inançlara sıkı sıkıya bağlıydı. Çevresinin muhafazakâr olması nedeniyle dindar yetişmişti. Bu sayede kentin ezici sosyal yapısına katılmak zorunda değildi, dindarlığı onun sığınağıydı, çok boyutlu düşünmesine, sosyal risklere girmesine gerek yoktu; çünkü inançları zaten buna izin vermiyordu. Sahip olduğu çevre, ondan beklentilere uygun bir sosyal ortam sunuyordu, ne de olsa inançlar özel alandı ve herkes saygı duymak zorundaydı. İnanç ve idealleri mevcut sosyal zekâsına…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

SAĞCILIK-SOLCULUK

Önsöz: “Sağ” ve “Sol” kavramları, zihinlerde doğru çağrışım yapmaması nedeniyle halen ülkece yaptığımız yanlış seçimlere bir örnek oluşturacak niteliktedir. Günümüzün sıcak konularından biri olan “Sağcılık” ve “Solculuk”’un, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra anlamını yitirdiği iddia ediliyor. Oysa ne “Sağ”ın 70 yıldır ülkede estirdiği muhafazakârlık rüzgârı değişti, ne de “Sol” hakkında yoksul ve cahil kitleler üzerinde “Sağ” iktidarların oluşturduğu algı. Görülmesi gereken gerçek; toplumun faşizmi bile uygar, emekten, hak ve hukuktan yana olan “Sol” dünya görüşüne tercih etmesidir. “Halkın ferasetine güveniyoruz” gibi süslü laflardan önce sorunları doğru analiz etmeyen aydınların dönüp nerede…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

AYDINLANMA SAVAŞÇISI

24 Ocak 1993 sabah bir suikast haberiyle yüreğim burkuldu. Televizyon haberlerinde, radyoda gün boyunca, ertesi gün de yazılı basında Uğur Mumcu hakkında bilgiler verildi, yorumlar yapıldı. Yıllarca duyduğum bunca suikast, bunca ölüm haberlerine rağmen bu gelişme beni altüst etti. Uğur Mumcu’nun Cumhuriyet’teki köşe yazılarını okumak vazgeçilmezim olmuştu. Bazı konularda makale dışında yazı dizileri de olurdu, onları da takip ederdim. O, Atatürk devrimlerinin yılmaz savunucusuydu. Atatürk’le ilgili o zamana kadar hiç yazılmamış şeyleri yazıyordu. Akşam sofralarını, eşi Latife ile sıkıntılı ilişkilerini, Fikriye’nin ölümü ardından duyduğu acıyı Cumhuriyet’in 2’nci sayfasında yazı dizisi…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

19 OCAK 2007 VE HRANT DİNK CİNAYETİ

Gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesi ve Zirve Yayınevi Katliamı iddianamesinde, yayınevi ile Dink ve Rahip Santoro cinayetlerinin ‘Kafes Eylem Planı’ çerçevesinde birlikte değerlendirilmesi bu olayların bir organizasyon olduğu izlenimi vermektedir. Amaç neydi, nasıl gelişti ve sonucu ne oldu? Rahip Santoro’nun misyonerlik –Hıristiyanlığı yayma görevi– faaliyetleri yürüttüğü iddiaları vardı. Hrant Dink katliamının nedenlerini bir dizi olaylardan varsayımlar çıkarılarak değerlendirmek mümkündür. Ölümünden önce basında öne çıkan bazı davalar, yazılarına gösterilen tepkiler nedeniyle hedef haline gelmişti. Hrant Dink’in yoğun yargı sürecinin başlangıç noktasını, kendisi doğrudan dava konusu olmasa da, Atatürk’ün manevi kızı Sabiha Gökçen’in…

Devamını Oku
TOPLUM 

2020’DE TÜRKİYE’DE NELER YAŞADIK?

Türkiye’de 2020 yılında da kadın cinayetleri hız kesmedi. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun verilerine göre, 2020’de 471 kadın, cinayete kurban gitti. 300 kadının erkek şiddetine maruz kaldığı kesin olarak bilinmesine karşın 171 kadının nasıl öldürüldüğü kesinlik kazanmadı. Bir yanda kadına yönelik şiddet ve cinayet her yıl artarak sürerken, diğer yandan ‘İstanbul Sözleşmesi’ olarak bilinen Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Edilmesi Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi’nin aile birliğine zarar verdiği gerekçesi ile iptaline yönelik olarak iktidarın çalışmalar yürüttüğü ortaya çıktı. Bu gelişme, özellikle kadın dernekleri başta olmak…

Devamını Oku
TOPLUM 

JAPONYA’DA BİR TARİKAT VE ALINACAK DERSLER

1995’te Japonya’da Tokyo metrosuna sarin gazı yayarak gerçekleşen ve 13 kişinin öldüğü saldırıyı Aum Şinrikyo tarikatı düzenlemişti. Sarin gazı, vücuttaki sinir sistemlerinin dengesini bozup kişiyi felç ederek ölüme yol açan bir gazdır. Aum Şinrikyo tarikatı tarafından düzenlenen bu saldırıda 6 bin civarında insan bu gazdan etkilendi. 1989 yılında Japonya’da yasal statü verilmiş olan dini örgüt, dünyada büyük sansasyon yaratan saldırıdan sonra ABD, Kanada, Rusya, Kazakistan ve Avrupa Birliği tarafından “terörist örgüt” ilan edildi. Tarikata, 1999’da çıkarılan bir kanun ile Japon hükümetine ileride herhangi bir terörist saldırı düzenleme ihtimaline karşı örgütün…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

42 YIL ÖNCE KAHRAMANMARAŞ’TA NE OLDU?

Daha önce de bu olaylara yeterince değinip yorumlar yapmıştım. Bir kez daha olaylara, biraz da Marksist bir gözle değinmek gerektiğine inanıyorum. Kahramanmaraş olaylarına sırf bir mezhep açısından bakmak ya da bu olayları etnik açıdan yorumlamak yetersizdir. Bu açıdan bakmadan önce olayları hatırlayalım. O yıllarda yaşamış ve gelişmeleri takip etmiş biri olarak bu yaşananların nedenine “amaca yönelik tahrik odağı” kolaylığı şeklinde bakmak gerektiğini düşünüyorum. Amaç mezhebe yönelik doğrudan bir saldırıdan öte faşizme yol açmaya yönelik gerekçe sunmaktan ibaretti. Şimdi, Vikipedi’den olayları hatırlayalım: Maraş Katliamı veya Maraş Olayları, 19 Aralık ila 26…

Devamını Oku
ŞİİR 

TAHTAKURUSU

Bir yaz daha geçti Bir sonbahar Bir de kış Artık heyecan vermiyor ilkbahar Haydi, bağır! Haykır! Ama nafile Evde değiliz sanki Gestapo kampındayız.   Hapsolmuşuz Doğu’nun tam ortasının kaderine Umudumuz da kalmadı, yorulduk artık Çaresizlik ağıtları içimizi dağlıyor Sızlanıyoruz, arabesk bir şarkı misali Çürüyor her yerimiz Çocuklarına acıyor babalar, analar ağlıyor İçimizi yakıyor biteviye, Devası olmayan kederimiz.   Yüksekte fırsatçı bir keler Sahte bir kral Yerde tahtakuruları ve sıçanlar Evi kemiriyorlar durmaksızın Parçalıyorlar, paramparça çürütüyorlar her yeri Her şeyi, ne varsa işe yarar.   Nice yaz geçti Nice kış geçti…

Devamını Oku
POLİTİKA TOPLUM 

BEYNİ SABOTE ETMEK

Kaliforniya Rancho Santa Fe’de lüks bir malikânede 39 kişi ölü bulundu; bu, bir toplu intihardı. Hepsi eski bir üniversite profesörü Marshall Herff Applewhite tarafından kurulan ve ‘Cennetin Kapısı’ olarak adlandırılan kapalı bir tarikatın üyesiydi. Bütün cesetler; ayaklarında siyah Nike ayakkabılar ve yüzlerinde mor peçelerle yerde düzgün bir şekilde uzanıyordu. ‘Do’ takma ismiyle de bilinen, iki yıl akıl hastanesinde yatmış emekli bir profesör olan Marshall H. Applewhite, kendisinin Hz. İsa’nın yeryüzüne tekrar gelmiş hali olduğunu iddia ediyordu. Tarikat üyeleri isteyerek ve huzur içinde ölmüştü. O sıralarda gökyüzünde net bir şekilde görülebilen…

Devamını Oku
TOPLUM 

ÖLÜM VE CİNAYETİN KUTSANMASI

1978 yılının bir sonbahar sabahı, dünya, şok edici bir toplu intihar/cinayet olayı haberiyle uyandı. 900 ila 950 arasında olduğu sanılan kişinin ölümü ile sonuçlanan toplu bir intihar olduğu ya da cinayet olabileceği şüphesi de uyandıran haberle sarsıldı. Tek bir radyo ve TV yayın organı olan TRT dehşet verici bu olayı gün boyu tekrarladı. Kaliforniya’da etkinlik gösteren ‘Halkın Tapınağı’ isimli tarikat, bir Güney Amerika ülkesi olan Guyana’ya göç etmişti, varlığını burada sürdürme çabası içindeydi. Amaçları tarikat lideri Rahip Jim Jones önderliğinde ‘Jonestown’ adını verdikleri ırklararası bir cemaat oluşturmaktı. Kasım 1978’de Kaliforniya…

Devamını Oku