DON KİŞOT
Rosinante’nin motorunu çalıştırdı. Saçlarını arkasında toplayıp kaskını taktı. Rosinante’nin kişneyişleri “Artık gidelim” diyordu, kırmadı atını, bastı gaza. Rüzgârı hissetmeye başlayınca özgürlüğün rüzgâr koktuğunu düşünürdü. Tüm şehri ardında bırakmak istercesine sürüyordu atını. Sigara isteği şehri ardında bırakma isteğinin önüne geçmişti, Rosinante’nin yularını çekip durdu. Rosinante’yi bağlayıp kaskını çıkardı. Saçları dağılırken yıldız kaydı, dilek tutamayacağı yıldızlardan biri daha kaymıştı, işte. Bankın köşesine otururken zırhından bir sigara çıkarıp yaktı. Bu zırhı yeni almıştı ve birilerinin ona motorcu ceketi demesi onun için önemli değildi, zırh zırhtı. Birilerine bakarsa, o birileri çok şeyler söylüyordu ve…
Devamını Oku