ÇATIŞMA YOKSA YAŞAMIN ÖZÜ OLAN DEĞİŞİM DE YOK: “MÜKEMMEL GÜNLER”
Wim Wenders’i ilk olarak ‘Berlin Üzerindeki Gökyüzü’ filmiyle sevmiştim. Müthiş katmanlı, felsefi altyapısı güçlü senaryosu ve içerikle uyumlu biçemiyle çok etkilemişti. ‘Mükemmel Günler’ filmini izledikten sonra ise “Hangisi gerçek Wenders?” dedim. Yani birini çeken, diğerini çekmiş olamazdı, o denli estetik bir kopuş söz konusu olamazdı. Biri ne denli derin bir yaşam kavrayışına ve elbette dramaturjik sağlamlığa sahipse diğeri o denli yüzeysel ve zayıftı. Bunun sebebi belli ki ‘Berlin Üzerindeki Gökyüzü’nün senaristinin Avusturyalı yazar Paul Handke olmasıydı. Çok sevdiğim ‘Paris, Texas’ınki de Sam Sheapard’dı. Yani en başa, “İyi bir film ancak…
Devamını Oku