POLİTİKA 

İLERİCİLİĞİN KALESİNDE GOL TEHLİKELERİ

Son 20 yılda yediğimiz kaçıncı gol bu?

Saymadım, 100 oldu mu?

Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılma şekli hukuka uygun olmayabilir, meclis kararı gerekiyor olabilir, söz konusu kararname hukuken geçersiz olabilir, onlar ayrı konu.

Ama bu hamlenin yapılması…

Yanında Osmanlı şehzadesi denen bir zatla gezen Fatih Erbakan’ın bu hamleye teşekkür etmesi…

Ayasofya Başimamı denen zat ile onun yeğeninin “Şimdi sıra İslami hükümlerde” diye fetva vermesi…

Gericiliğin, ilericiliğin kalesine attığı onlarca golden biri.

Bir de ilericiliğin kalesinde yaşanan gol tehlikeleri var ki, onları da sayarsak maçın bu saatten sonra dönmesi kolay değil.

Mesela…

Ayasofya Başimamı diye bir icat çıkardılar.

Kim bu zat?

Âlim mi?

Kim, hangi yetkiyle kime başimamlık rolü, mertebesi, unvanı veriyor?

İmam-ı Azam mezarından kalktı, bunlara icazet dağıttı da bizim mi haberimiz yok?

Diyelim ki bu Ayasofya Başimamını, Diyanet İşleri Başkanlığı atamış…

Ki öyle zaten…

Bakmayın başimam dediklerine, Ayasofya Camiine üç imam atanmış, bu zat da, fıkıh profesörü olduğu için üç imamın başı olarak, amiri olarak o camiye atanmış.

Ama başimam olarak öyle bir havaya girmiş ki, sanırsın zat-ı şahane halifedir de, ha bire fetva verir!

Başimamlık lafı özellikle seçilmiş, başimam denen zat da özellikle laiklik konusunda açıklamalar yaparak ne yapıyor?

İlericiliğin kalesinde gol tehlikeleri yaratıyor.

Atar mı?

Niye atamasın?

Kim atamadı ki?

Mesela…

Dinci gazetelerden birine demeç veren bir dinci diyor ki: “Meclis isterse 15 dakika içinde halifeliği geri getirebilir?

Getirebilir mi?

Kanunen engel yok, meclis istese halifeliği de, padişahlığı da geri getirebilir, teknik olarak mümkün.

Peki, getirir mi?

İlericilik kalesinde bu kadar gol görmüşken, gericilik bu kadar atak yaparken getirir mi getirir, niye getirmesin…

Bak İstanbul Sözleşmesi’ne…

Ne oldu?

Bir varmış, bir yokmuş oldu…

Kadın örgütleri biraz tepki gösterdi…

Biraz partiler, sendikalar tepki gösterdi.

Oldu ve bitti!

Yarın bir bakarsınız, şehzade hazretleri halife olarak tahta oturmuş, Eyüp Sultan’a çıkıp kılıç kuşanmış!

Orada iki nokta önemli olur:

Birincisi, başta Mısır, Arabistan, Katar olmak üzere İslam âlemi ne diyecek, bizim tombul şehzadenin halifeliğini tanıyacak mı?

İkincisi, Ayasofya Başimamı ne diyecek bu işe?

Hayır duasını verecek mi, vermeyecek mi?

Dikkat ettiyseniz, böyle bir durumda ilericiler ne diyecek diye sormuyorum bile.

Bu yazıya yorum yapamıyorsanızlütfen Facebook hesabınıza giriş yapınız
Paylaş:

Benzer yazılar